Türklerin İslamiyet öncesi döneminde 7 sayısı kutsal ve mistik bir önem taşır bu anlayış İslamiyet’in gelmesinden sonra da günlük yaşamımızda önemini koruyor
Göktürk ve Uygurlar yerin ve göğün yedi kat olduğunu kabul ederlerdi. Türklerde ataların satısı önem taşır soy geçmişi 7 kuşağa kadar bilinmeye çalışılır. Ergenekon ve Manas Destanlarında 7 gün 7 yıl 7 kahraman gibi ifadeler sıkça kullanılırdı.
Kur’an’da da 7 sayısı mukaddestir. Hac süresinde Kabe 7 kez tavaf yapılır. Safa ve Merve tepelerine 7 kez gidilip gelinir. Fatiha Suresi Kur’anın ilk ve en önemli suresi 7 ayettir. Kur’an’a göre cehennemin 7 kapısı vardır.
Günümüzde de 7 sayısı önemini koruyor. Örneğin ülkemiz 7 bölgeden oluşuyor. Haftanın 7 günü vardır. İstanbul 7 tepe üzerine kurulmuştur denir. Eskiden zengin düğünleri 7 gün 7 gece devam ediyormuş.
Osmanlının son döneminde 7 düvele karşı savaştık benzetmesi yapılır. Matematikte ana rakamların hiç biri 7’ye tam olarak bölünemez.
Yedinin ahengini müzikteki 7 notada duyabilir,7 temel renkte görebilir, Dünyadaki 7 kıtada yaşayabilir Gök kuşağının 7 rengini hayranlıkla izleyebiliriz.
7 sayısının toplumumuzdaki yeri konusundaki örnekleri daha da çoğaltabiliriz. Bu merakın nerden kaynaklandığı ve tarihçesi konusunda somut bir delil yok.
