Daha önce kaç kez yazdığımı hatırlamıyorum ama çok yazdım bu konuyu.
İçim yanarak ve kahrolarak hem de.
Dünyada ve ülkemizde gün geçmiyor ki uyuşturucu kullanmış bir gencin ölüm haberi çıkmasın.
Esrar, eroin, kokain, bonzai ve uyuşturucu haptan hayatını kaydeden insanların sayıları her geçen gün artıyor ne yazık ki.
Gazetelerde,TV kanallarında ve sosyal medyada bunlara rastlamadığımız gün çok azdır..
Bazılarına göre uyuşturucu kullanma yaşı sigara ile ayni, hatta daha bile küçük.İlköğretim seviyesine düştüğünü duyunca inanın tüylerimiz ürperiyor.İnsan olarak kahrolmamak mümkün değil.
Hele hele Eğitimci biri olarak düşündüğümde daha da perişan hale geliyorum inanın.
Birilerinin para kazanması adına kararan hayatlar ve yok olan yaşamlar.
Son yıllarda Devletimizin bu konu üzerine daha etkin önlemlerle gidiyor olması hem yurdumuzda hemde Edirne’mizde azda olsa yüreğimize su serpiyor.
Allaha şükür Emniyet güçlerimiz bu konuda oldukça duyarlı oldukları gibi onları caydırıcı faaliyetlere yöneltmek suretiyle de başarılı oluyor.
Geçmişte Emniyet Müdürlerimizden Hanefi Avcının başlatmış olduğu ve şu anda dezavantajlı ismi yakıştırılan kenar mahalle çocuklarını spora yönlendirme etkinliği önemli kazanımlar elde eden bir faaliyet olarak hafızalarda yer etmişti.
Hatta Saray Spor Kulübü bu nedenle kurulmuş ve birçok çocuk çeşitli spor branşlarında faaliyete başlayarak boş zamanlarını değerlendirme fırsatı bulmuştu.
Şu anda da Emniyet Müdürümüz Ali Kemal Kurt’ta yanına aldığı bazı kurum Müdürleri ile toplantılar yapması,eğlence ve dinlenme mekanlarına giderek gençler ile sohbet etmesi bu konuda atılmış önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.
Spor sayesinde belli yaş grubu çocuklarını bu illetten kurtarmış olduk Emniyetin bu girişimleri sayesinde.
Konunun en önemli boyutu,bu tür maddelerin kolay bulunur olmaları. Sanırım olayın büyümesinin en önemli nedeni.
"Neden kolaylaştı, neden her çocuğun dahi alma gücüne sahip olabileceği kadar ucuz bir fiyatta?" sorularının cevabı üzerinde durulması gereken bir konu sanırım.
Bu işin ticaretini yapan insanların tespiti ile onların rehabilite edilmesi sanırım düşünülebilecek bir durum.
Yani önce bu işin ticaretini yapan insanları veya şebekeyi oluşturanları ıslah etmek.
Nasıl olur bilemem ama çarelerden biri olarak düşünüyor insan.
Onları bu işten men edecek bazı kazanımlar elde etmesini sağlayacak işler yapılmalı veya uğraşlar verilmeli mesela.
Ben; “nasılsa rızkımı helal yoldan çıkarabiliyorum, neden riske girerek böyle gayri yasal işlerle uğraşayım?” demesini sağlamak faydalı olur görüşündeyim.
Onların vicdanını harekete geçirecek, yaptıkları işin hayatı yok etmekle yani cinayet ile eşdeğerde olduğunu hatırlatmak ve kabullendirmek.Yapılabilir mi bilemem ama yapıldığında olumlu sonuçlar alınabileceği ortada bana göre.
Geçenlerde TV de bir vahim ve korkunç olaz izledim.Hatta tatamını izleyemedim bile
Gencecik üç delikanlı bonzai denen o mendebur illetten içmiş olmalılar ki, ne yaptıklarını biliyorlar, ne ayağa kalkabiliyorlar nede sorulan sorulara bırakın cevap vermeyi insanları dahi göremiyorlar.
Yerlerde yuvarlanıyorlar, üstleri başları perperişan halde.
Kahroldum inanın.Kahrolmamak elde değil çünkü..Yazık ki yazık….
