Edirne sokaklarına çıkıp işyerleri isimlerini gördüğünüzde kendinizi Türkiye’de değil bir Avrupa ülkesinde sanırsınız. İşyerleri isimlerinin birçoğu yabancı ne olduğunu bilmediğiniz sözcüklerden oluşuyor.

İçine girmeden  o işyerinin ne iş yaptığını öğrenemezsiniz.

Asırlardan bu yana bilinen isimleri olan lokantalar,berberler ve  Türkçe ismleri olan birçok işyerleri dahi farklı yabancı kökenli isimlerle tanınıyor.

İnsanın sorası geliyor .O isimler öz Türkçemizle yazılsa ne zararı olabilir.?

Oralardan alışveriş yapan insanlar genellikle kendi insanlarımız. Birçoğumuz bu isimlerin neyi ifade ettiğinden habersiz.

Bir vatandaşımız Saraçlar’da gezerken yeni açılışı yapılan bir işyerine bakarak  burasının ne iş yaptığını bana sordu.Ben de  o anda cevap veremedim “ En iyisi sen içeri gir bir yetkiliye sor” demek zorunda kaldım.

Bir firma tepsiciliği yapanların  o firmanın yabancı isimle adını kullanmasına kimsenin bir diyeceği olamaz.

Bugüne kadar Türkçe bilinen işyerlerinin bu yabancı isim kervanına katılmaları Türkçemize haksızlık olmuyor mu?

O ülkenin diline orada yaşayan herkesin sahip çıkması gerekir,Türkçemiz bizim ortak değerimizdir.

Dilimiz aslında çok zengin bir dil olmasına karşın, bugüne kadar Araplar ve Acemlerden  ve başka dillerden gelen kelimelerle yozlaşması yetmiyor gibi bir de batı ülke kaynaklı   sözcükleriyle tanınmaz hale gelecek.

Anadolu’da Karamanoğlu  Mehmet Bey  Türk diline sahip çıkarak bu konuda kampanya başlatmıştı. Dile karşı çıkanları cezalandıracağı emrini vermişti.

Daha sonraki yılardan günümüze kadar Türk dili başka dillerle tanınmaz hale geldi.

Azerilerin konuştukları sözcükleri duyunca kendi dilimizi özler hale geldik.

Bir süre önce Karaman  ili belediye başkanı ismini aldığı atalarından etkilenmiş olacak ki öz Türkçemize dönülmesi  konusunda bir kampanya başlattı. Fakat sonuç alınamadı.

Doğan çocuklarımızın isimleri de bu dil yozlaşmasından etkilendi Son yıllarda çocuklarımızın isimleri de  Türkçe ile ilgisi olmayan  bu  nereden geldiği  belli olmayan isimlerden  oluşuyor.

Öz Türkçemizdir süre sonra böyle yabancı dil hayranları sayesinde daha da tanınmaz hale gelirse şaşırmamak gerekir.

--------------------

BU SONSUZA DEK REKLAM DEĞİL Mİ ?

Kentimizde  bazı apartmanlarda görüyoruz.binayı yapan  müteahhidin büyük harflerle binayı boydan boya kaplayan isimleri yazılı.Halbuki bu kişi  bugün ortada yok olabilir.Bazıları işlerinde suiistimal yapmış bunda ceza almış olabilir.

Fakat yaptıkları binalarda isimleri sonsuza dek ortada jkalıyor. Bu bir vatandaşımızın dikkatini çekmiş.Bu mesele hakkında  şöyle dedi. “Küçük bir  şehrimizde  küçük  bir reklam tabelası için  para tahsil eden  belediye   yetkilileri bunu reklam olarak kabul etmiyor mu?

Bakıyorsunuz adam inşaatı yapmış  daireleri birden fazla kişiye satıp ortadan kaybolmuş.Buna rağmen yaptığı apartmanda ismi duruyor. Bu ve buna benzer sebeplerle ortadan kaybolan müteahhitlerin yaptığı binalarda adının  teşhir edilmesi doğru mu?

O dairelerde oturanlar bin bir güçlükle  aldığı evlerinde bu  kişilerin  reklamını yapmak zorunda mı?

Bu bir sanat  eseri olsa amenna. Yapılan ve satılan  bir apartman. İnşaatı.O apartmanın sakinleri istedikleri zaman  ortak kararla o yazıyı kaldırabiliyor. Buna rağmen hiçbir apartman sakininin  yapımcıdan yakınması olsa da  böyle bir uygulama aklına gelmiyor. Evlerinin  adresleri o apartmanı yapan  firmanın adıyla   tanınmaya devam ediyor.

Belediyenin bu konuda yaptırımı olamaz mı?

Bu duruma bana ileten vatandaşımızın merek ettiği konu gerçekten dikkate değer. O nedenle köşemde yer aldı.

-------------------------

BURADA YAZMAK ZORUNDA KALDIM.

Kocasinan Mahallesi Özel İdare arkası 2 Cadde sakinleri adına benim  vasıtamla bir talepleri oldu.  Burada çınar Kooperatifin binalarında 3 katlı 5 blokta ikamet edenler genellikle yaşlı kişiler .Ben onların adına temizlik işlerince  daha önce  evlerinin karşısında  daha sonra   kaldırılan konteynırlarının  tekrar yerine konulması talebinde bulundum.

Bunu konu ile ilgili  belediye başkan yardımcısı ve diğer yetkililere defalarca duyurdum.Kendi ifadeleriyle hallettik,halledeceğiz yanıtı aldık.Oradaki çöp aracının Hacılarezanı camisi önüne koydular Çöp aracının kapakları açık olduğu için çevreye koku yaydığı gerekçesiyle şikayet konusu oldu.Bunu da ilettim.Bu kez  oradan kaldırıp Özel İdare arkasında  elektrik tellerinin olduğu yere koydular.Orada da çöplerin alınması sırasında  elektrik tellerine dokunma tehlikesi olduğu söylendi.

Bu konteynırın eski yerine belediyenin yeni  yaptığı parkta kedilerin bulunduğu yerin yanına konulması teklifinde bulunduk.

Buraya gelmesi  hem apartman sakinlerinin çöplerini atmalarını kolaylaştıracak hem  de çocukların oyun alanı çevresinde ve parkta  birikecek çöpleri engelleyecekti. Bu durumu telefonla yetkililere defalarca  iletmemize rağmen  bu gerçekleşmedi Çöp aracı tekrar Hacılarezanı camisinin önüne konuldu.Mahalledeki yaşlı  insanlar çöplerini atmak için caminin önüne gitmek istemiyor.Parkın diğer ucundaki konteynırın kapağını da açmayı beceremedikleri için  çöplerini çevresine bırakıyor.Mahalle halkının haklı olduğu bilindiği halde bir türlü çözüme kavuşturamadığımız bu durumu bir kez daha yetkililere  duyurmak istedik.

-----------------------

BUNLARI BİLİYOR MUSUNUZ?

HAYIRINA SU DAĞIYIMINA 1826’DA BAŞLADIK

Tarihimizde ilk sebile örgütünün kuruluşu1826 yılına rastlar.

Yeniçeri ocağına su taşımak ,ocağa su sağlamakla görevli kişilere “”sebilci” denirdi.Sebilciler sol omuzlarında kırba adı verilen içi su dolu kösele bir tulum ve ellerinde de bir tas veya maşrapayla  su dağıtımı yaparlardı.

Elbiseleri keçi derisinden bir ceket,şalvar ve külahtı.

Kırbanın altı sebilcinin sırtındaki dört tahtaya oturtulur,ağzına ise bir musluk takılırdı.

Sebilciler isteyene ellerindeki pirinç ve bakır kaplarla su verirlerdi.Sebil hayır için dağıtıldığından karşılığında bir ücret alınmazdı.

------------------

BEYİN KAPICILIK YAPARMIŞ

Orta yaşlı bir kadın sınava girip ilkokul diploması almak istiyor..

 Kendisine sınavda yöneltilen sorular şöyledir:

-“Mide ne iş yapar”

-“ Sindirim yapar”

“Akciğere ne iş yapar”

Solunum yapar yaşamamızı sağlar”

“ kalp ne iş yapar dolaşım yapar kanımızı temizler”

“beyin ne iş yapar”

“Bizim binada kapıcılık yapar”

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.