Edirne Belediye Başkanı ve Millet İttifakı Edirne Belediye Başkan Adayı Recep Gürkan, Baca’da düzenlediği miting ile Kocasinan ve Fatih Mahalleleriyle bir araya geldi. Kocasinan ve Fatih Mahallelilerinden özür dileyen Gürkan, “Sizleri çok üzdük altyapıyla, sık sık kesilen sularla, pazar günü evde istirahat ederken, haftalık işlerinizi yapacakken pat diye sularınızı keserek sizleri çok üzdük biliyorum. Ama sizler her zaman olduğu gibi o bağışlayıcılığınızla, o gerçek bilgiye ulaşma gücünüzle, biliyoruz ki başkan bunları bilerek yapmıyor anlayışınızla bize destek oldunuz. Bunun için Kocasinanlılardan, Fatihlilerden öncelikle özür diliyorum, bizi bağışladığınız ve bu akşam bağrınıza bastığınız için de hepinize saygılar sunuyorum, teşekkür ediyorum. Hiçbir belediye başkanı şehrinde sorun olsun istemez. Hiçbir belediye başkanı şehrinde bir tane dahi olsa kanalizasyon taşsın istemez. Yağmur yağdığında bir yerleri sel bassın istemez. Bütün şehirde milyonlarca çeşmeden bir tanesi kesilsin istemez. Bu bir savunma da değil.” Dedi.
“EDİRNE’NİN TARİHİNDE 3 KEZ PLANLI ALT YAPISI YAPILMIŞ”
Göreve başladığından itibaren neler yaptığını ve alt yapı çalışmaları hakkında bilgi veren Gürkan, “30 Mart 2014’te sizler belediye başkanınız olarak bana görev verdiniz. Göreve başladığımızda ilk önce Edirne’nin bir fotoğrafını çektik. Dedik ki neyimiz var, neyimiz yok bir görelim. Edirne’de 60 yıllık vahşi depolama çöplük sorunu, Edirne kurulduğundan beri hiç dönüp bakılmamış bir atık arıtma su sorunu, Edirne’nin tarihinde 3 kez planlı alt yapısı yapılmış biri 1934 Atatürk dönemi, biri 1966 ve en son 1986’da da kısmen. 1986’dan sonra eski otogar Erasta Avm’den bu tarafa taşınmış, adeta yeni bir Edirne kurmuşuz. Adeta Edirne’nin nüfusundan daha fazla bir nüfusu bu bölgeye taşımışız. Bu bölge kentin en yeni bölgesi olmuş. Biz yeni bir site kurulmasına ruhsat vermişiz ama bir mühendislik çalışması gerektiren altyapıyla ilgili hiçbir çalışma yapmamışız. Bir önceki su borusuna boruyu eklemişiz suyu getirmişiz. Site kurulmuş kanalizasyona ihtiyacı var, bir önceki kanalizasyon hattına boruları ilave etmişiz, kanalizasyonu bağlamışız. Burada bir mühendislik hesabı lazım. Buraya bu kadar bina yapmışız ama bir plana programa bağlamamışız. Sadece Atatürk döneminde 1934’te Buçuktepe’ye yapılan ana depomuzdan başka hiçbir şey yapmamışız. Buçuktepe depomuzda suyumuz dolu. Vanayı iki diş açıyoruz Kocasinan’da sular tamam akıyor. Sonra telefon çalıyor açıyoruz. Başkanım Şükrüpaşa’da sular yok. Sonra vanayı iki tur daha açıyoruz. Ve ekonomik ömrünü tamamlamış borular pat pat pat gidiyor. Peki biz bunları tek bir depodan değil de bölgelere kurduğumuz ara depolardan vermiş olsak bu sorunu yaşayacak mıyız? Yaşamayacağız. Göreve başladığımızda bütün bu fotoğrafları çektik. Bunu sizlere anlatmak lazım ki, hepimiz nedenini bilelim. Uzmanlar dediler ki, öncelikli sorunlarımız bir çöplüğü çözmemiz lazım. İki 30 yıldır su aldığımız Süloğlu barajı ekonomik ömrünü doldurdu. Üç zamanında on üç tane içme suyu kuyusu açılmış, oradan biz elektrikle suyu çekiyoruz, yine elektrikle suyu Buçuktepe deposuna veriyoruz her ay aylık 350 bin lira elektrik faturası. Dört şehrin tüm içme suyu şebekesinin yenilenmesi gerekiyor. Kanalizasyon da yağmur suyu toplama kanallarında da sorun var. Uzmanlara dedik ki, biz nereden başlayacağız bize bir yol haritası çizin. Onlar da dediler ki çöplük ayrı bir mecrada gidecek ancak içme suyu kaynağı sorununuzu çözmeden alt yapıyı çözemezsiniz. Önce temiz bir içme suyu bulacaksınız, sonra içme suyu şebekesini yenileyeceksiniz dediler. DSİ bize Kırklareli Kayalı Köy Barajını adres gösterdi. Birde yeni bir arıtma suyu tesisi de yapmamız lazım. 90 Milyon tuttu bu.” Diye konuştu.
“BÜYÜK RECEP ÖN GÖREMEDİ BEN NASIL ÖN GÖREYİM”
Alt yapı çalışmalarına başlamakta neden geciktiğini anlatan Gürkan, “Altyapı için 3 Nisan 2018 tarihinde belediye meclisimizi topladık. Oy birliği kararıyla İller Bankasından 215 Milyon lira 15 yıl vadeyle kredi kullanma kararımızı aldık ve bu kararı Ankara’ya İller Bankasına ilettik. Kredi talebimiz incelenirken ekonomik kriz patladı. Şimdi bana diyorlar ki, başkan her şeyi biliyorsun, her şeyi planlamışsın bu ekonomik krizi niye hesaplamadın. Ya kardeşim ben küçük Recep, büyük Recep ön göremedi ben nasıl ön göreyim. Biz buna rağmen mücadeleyi sürdürdük. Genel seçimler yaklaşınca o siyasi manevralar da orada başladı. Başkan bizden olsaydın bu iş şimdiye kadar biterdi. Ben sizden olsaydım olurdum zaten. Ben sizden olsaydım Atatürk’ün mavi gözlerine nasıl bakacaktım. Baktık ki bu işi uzatacak bunlar, seçim sonrasına atacaklar. Topladık ekibimizi bazı projeleri yavaşlattık, bazılarından tasarrufa gittik kendi imkanlarımızla alt yapıya başlamaya karar verdik. 22 Şubat’ta da Kocasinan Mahallesi’nden başladık.” Dedi.
“ÇOCUĞUM BURADAN SESLENELİM”
İktidar partisinin adayına ‘çocuğum’ diyerek seslenen Gürkan, “Projemizin sözleşmesi yapıldı. Bu proje 3 yıl sürecek arkadaşlar bu sözleşmeye bağlandı. 3 yıl içinde tüm Edirne’nin alt yapısı bitmiş olacak. Adayın biri diyormuş ki, ben alt yapıyı üç yılda bitireceğim. Kardeşim, çocuğum bu zaten sözleşmeye bağlandı. Sen olmasan da, ben olmasam da belediyemizde sadece memur kardeşlerimizde kalsa bu zaten 3 senede bitecek. Sözleşme bu. Çocuğum buradan seslenelim, devlette sözleşmelerle iş yürür, devletin dili yazıdır. Sözleşmeye bağladığında sen olmasan da olacak. Üç yılda bitecek zaten. Sen şimdi diyorsun ki, ben iktidar partisiyim üç yılda bitiririm. Sen Yeniimaret’teki bağlantı yolunu, Karaağaç Köprüsü’nü 8 yılda bitiremedin. Devletim, hükümetim diyorsun onu bitirseydin ya.” Dedi.
“2050 YILINA KADAR EDİRNE’NİN SORUNU KALMAYACAK”
Edirne’nin 2050 yılına kadar temel belediyecilik hizmetleri sorunu kalmayacağını vurgulayan Gürkan “size şunun sözünü veriyorum bu iş bittiğinde Edirne’de 2050’ye kadar çöp sorunumuz yok, atık su arıtmamız bitiyor, bittiğinde ondan da elektrik üreteceğiz. Yani tam akıllı bir kent, tam yeşil bir kent, tam çevreci bir kent olacağız. İçme suyu kaynak sorunumuzu çözdük. Alt yapı sorunu çözülüyor. 2015 yılına kadar Edirne’nin temel belediyecilik hizmetleri sorunu kalmamış olacak. Keşke şunlar yapılmış olsaydı da ben uğraşmak zorunda kalmasaydım. Hangi belediye başkanı bunlarla uğraşmak ister.” Dedi.
“KENTSEL DÖNÜŞÜMLE YEŞİL ALAN MİKTARI 270 DÖNÜME ÇIKACAK”
Yerinde kentsel dönüşüm ile ilgili bütün çalışmaların tamamlandığını ifade eden Gürkan, “Çalışmalarımız bitti ama kararı vermedik. Çünkü sizleri ilgilendiren konularda bizlerin karar vermesi doğru olmaz. Mahalle toplantıları yapacağız, bu kararı hep beraber vereceğiz. Bütün çalışmalarımız bitti. Kooperatif evleri köşeden Başarır Sitesi’nden Mega Parkını sonuna kadar, bin 400 dönümlük alanda 8 bin konut 500 yakın işyerimiz var. Bu evleri yerinde kentsel dönüşümle insanların komşuluk ilişkisi, eş-dost ilişkisini bozmadan, alışkanlıklarını bozmadan aynı oturduğu noktada, sitede ama evlerini yenileyerek düzenleyeceğimiz bir kentsel dönüşüm yaptık. Orta alan yemyeşil olacak. Devasa bir park. Bin 400 dönümlük alanın şuanda 210 dönümü yeşil alan. Kentsel dönüşümle yeşil alan miktarı 270 dönüme çıkacak. Yeşili yok etmiyoruz, artırıyoruz. Bu orta alanda yürüyüş alanları, bisiklet yolları, suni göletler, çocuk oyun alanları, kafeler, parklar olacak. Bloklarda bunların etrafında olacak. 200 bin TL’lik dairenizin fiyatı; kentsel dönüşümden sonra 600-700 bin TL olacak. Elbette bu kararı ben vermeyeceğim. Bu kararı bu bölgede yaşayan vatandaşların 3’te 2’si isterse kentsel dönüşüm için düğmeye basacağız. Ayrıca bir kent park yapacağız. Bu kent park Trakya’nın en büyük kent parkı olacak.” Dedi.
“ÖZGÜRLÜKLERİNİZİ KORUMAK İÇİN SİZDEN OY İSTİYORUM”
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in yaptığı bir uzlaşmanın olduğunu aktaran Gürkan, “Bu güç birliğinin amacı ne Edirne’de Recep Gürkan’ı ne İstanbul’da Ekrem İmamoğlu’nu, Ankara’da Mahsur Yavaş’ı ne de İzmir’de Tunç Soyer’i bir koltuk sahibi yapmak değil; koltuğun canı cehenneme. Hiçbir önemi yok koltuğun. Bu güç birliğinin önemi tek bir amacı var. Bu güç birliğinin amacı bu ülkede; bu güzel ülkemizde Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu gibi demokratik parlamenter sistemi tekrar geri getirmek. Bu güç birliğinin en büyük amacı bu. Ve bu güç birliği bu güzel ülkede demokratik parlamenter sistem tekrar geri gelene kadar da sürecek. Ben sizlerden 31 Mart’ta beni koltuğu oturtmak için oy istemiyorum. Beni koltuğa oturtmak için oy vermeyin. Böyle bir talebim, böyle bir isteğim de yok. Siz zaten bana oturabilecek bütün koltukları verdiniz. Çok az kişiye nasip olacak kadar çok koltuğa oturtunuz. Belediye Başkanlığı koltuğuna, Milletvekilliği koltuğuna, Üniversite Genel Sekreterliği, İl Planlama Müdürlüğü, İl Milli Eğitim Müdürlüğü, Okul Müdürlüğü koltuğuna oturtunuz beni. Benim oturacağım hiçbir koltuk yok. Ama ben sizden 31 Mart günü oylarınızı istiyorum. 31 Mart günü ben sizin oylarınızı sizin yaşam tarzınızı savunmak için istiyorum. Sizin özgürlüklerini korumak için oy istiyorum. Sizin insan haklarınızı korumak için oy istiyorum. Sizin genç kızlarınızın, çocuklarınızın bu şehirde gece saat 3’te özgürce dolaşması için oylarınızı istiyorum. Ben bu oyları en çok ve en çok çocuklarınız ve torunlarınız hakkın ve hukukun egemen olduğu, adil, adaletli bir ülkede yaşasın diye oylarınızı istiyorum. Bunun için oylarınızı kullanın. Türkiye Cumhuriyeti’ni ilelebet payidar kılmak için oylarınızı kullanın” diye konuştu.
“BU ŞEHİR TARİHİNDE HİÇBİR ZAMAN ENSARCILARA TESLİM OLMADI”
Gürkan, “Hiç merak etmeyin bu şehir tarihinde hiçbir zaman gericilere, Cumhuriyet düşmanlarına, ensarcılara teslim olmadı; asla da olmayacak. Bunu hiç unutmayın” diye Edirnelilere seslenerek, “31 Mart’ta hep beraber bir kez daha baharı karşılayacağız.” Dedi
Barış Karapaça
