GÜL REÇELİ BÜYÜSÜ

Türk Mutfağı Haftası kapsamında Edirne’de düzenlenen etkinlikte, Osmanlı saraylarının vazgeçilmez lezzeti gül reçelinin yapımı usta şef Hasan Çetin’in anlatımıyla yeniden hayat buldu. Etkinlikte, kültürel mirasın genç kuşaklara aktarılması vurgusu öne çıktı.

GÜL REÇELİ BÜYÜSÜ

Türk Mutfağı Haftası kapsamında Edirne’de düzenlenen etkinlikte, Osmanlı saraylarının vazgeçilmez lezzeti gül reçelinin yapımı usta şef Hasan Çetin’in anlatımıyla yeniden hayat buldu. Etkinlikte, kültürel mirasın genç kuşaklara aktarılması vurgusu öne çıktı.

VATANDAŞ
VATANDAŞ
26 Mayıs 2025 Pazartesi 00:00
GÜL REÇELİ BÜYÜSÜ

Türk Mutfağı Haftası kapsamında Edirne’de düzenlenen etkinlikte, Osmanlı saray mutfağının en zarif tatlarından biri olan gül reçelinin yapımı tanıtıldı. Edirne Tanıtım ve Turizm Derneği iş birliğiyle düzenlenen etkinliğe, Dr. Sadık Ahmet Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Yiyecek-İçecek Hizmetleri bölümü öğrencileri katıldı. Geleneksel tatların yaşatılması amacıyla yapılan bu etkinlik, kültürel değerlerin korunması açısından büyük önem taşıdı.

Etkinlikte konuşan Edirne Kültür ve Turizm İl Müdürü Kemal Soytürk, Edirne'nin tarih boyunca birçok kültüre ev sahipliği yapmış bir şehir olduğuna dikkat çekti. Soytürk, “Fatih Sultan Mehmet’in doğduğu, Osmanlı’ya payitahtlık yapmış Edirne’de, Hasbahçelerde yetişen güllerle yapılan gül reçelinin kültürel değerini yaşatmak istiyoruz. Gül, sadece kokusu ve güzelliğiyle değil; mutfağımızda ve medeniyetimizdeki yeriyle de çok kıymetlidir”diyerek , özellikle sakız gülü ve Isparta gülünün geleneksel reçel yapımında öne çıktığını vurguladı.

REÇELİN ŞİİRİ SABAHTAN YAZILIR"

Gül reçelinin yapımı hakkında bilgi veren usta şef Hasan Çetin, sabah saatlerinde yapılan hasadın önemine değindi. Güllerin sabah saat 4 ile 9 arasında toplanması gerektiğini vurgulayan Çetin, “Bu saatlerden sonra toplanan güllerin aroması azalıyor, yaprakları dökülmeye başlıyor. Reçelin lezzeti ve kokusu için bu saat aralığı çok önemli. Evlerde yapılan koyu kıvamlı reçellerin aksine, Osmanlı usulü gül reçeli daha parlak ve akışkan olur. Çünkü bu reçel sofraya sadece bir tatlı olarak değil, bir şifa ve estetik unsuru olarak da sunulurdu” dedi.

Uygulamalı gösterimde, reçelin yapım süreci adım adım katılımcılara aktarıldı. Güllerin sap kısımlarındaki beyaz parçaların acı bir tat verdiğini belirten Hasan Çetin, “Bu beyaz kısımları mutlaka ayıklamak gerekiyor. Gerçek tat, yalnızca pembe yapraklarda saklı” diye konuştu. Şef, öğrencilere Osmanlı mutfağının inceliklerini anlatırken, kültürel aktarımın da önemli bir parçası olduğunu vurguladı.

Etkinlik, sadece bir tatlı tarifinin aktarımından ibaret değildi. Aynı zamanda kültürel mirasın gelecek kuşaklara aktarılması açısından da önemli bir rol üstlendi. Öğrenciler, hem uygulamalı eğitim aldı hem de geleneksel mutfağın tarihsel kökleriyle buluşma fırsatı yakaladı.

Dr. Sadık Ahmet Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi öğrencileri, şef Hasan Çetin’den bire bir reçel yapımını öğrenirken, etkinliğe yoğun ilgi gösterdi. Edirne Tanıtım ve Turizm Derneği Başkanı Bülent Bacıoğlu ile dernek yönetimi de etkinliğe destek verdi.

Etkinliğin sonunda hazırlanan gül reçelleri katılımcılara ikram edildi. Türk Mutfağı Haftası’nın son ayağında düzenlenecek “Edirne Sarayı ve Osmanlı Mutfağı” konulu panelle sona erecek.

Mert Hamarat

Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.