Yeni eğitim-öğretim döneminin öğrencilere, öğretmenlere ve velilere hayırlı olmasını dileyen Tekin, “Eğitimde fırsat eşitsizliğinden özelleşmeye, öğretmenlerin sorunlarından sınav merkezli yapıya kadar birçok başlıkta sistemin tıkandığı açıktır” dedi.
Tekin, özellikle ekonomik koşulların ve bölgesel farklılıkların öğrenciler arasında büyük uçurumlara yol açtığını belirterek, “Bir yanda modern binalarda her türlü imkânla eğitim gören öğrenciler var, diğer yanda birleştirilmiş sınıflarda, eksik öğretmenlerle ayakta durmaya çalışan okullar. Ailenin gelir durumu, yaşadığı bölge, hatta mahallesi bir çocuğun geleceğini belirler hale geldi” ifadelerini kullandı.
Türkiye’de 3–5 yaş arasındaki çocuklarda okullaşma oranının %51,9 olduğunu, OECD ortalamasının ise %85’in üzerine çıktığını hatırlatan Tekin, “Adaletsizlik daha okul öncesinde başlıyor” diye konuştu.
Ekonomik krizin eğitim üzerindeki etkilerine dikkat çeken Tekin, gıda enflasyonu nedeniyle öğrencilerin sağlıklı beslenemediğini vurguladı:
“Karnı aç olan bir çocuk derse nasıl odaklanacak? Sosyal devlet olmanın gereği yerine getirilmeli, okullarda her öğrenciye ücretsiz bir öğün yemek ve temiz içme suyu sağlanmalıdır.”
Son 20 yılda özel okul ve kursların hızla çoğaldığını, devlet okullarının ise geri bırakıldığını söyleyen Tekin, “Bugün milyonlarca aile, evlatlarının eğitimi için borca girmekte. Anne-babalar maaşlarının yetmediği yerde kredi çekiyor. Oysa eğitim bu ülkenin her evladının hakkıdır, ticaretin konusu olamaz” dedi.
Tekin, öğretmenlerin ekonomik koşullar nedeniyle mesleki motivasyonunu kaybettiğini ifade ederek, “Bin bir emekle yetişmiş öğretmenlerimizi ‘ücretli öğretmenlik’ adı altında güvencesiz ve düşük ücretlere mahkûm etmek bu ülkenin ayıbıdır. Atamalar adil bir şekilde yapılmalı, tüm öğretmen adaylarına kadro açılmalıdır” çağrısında bulundu.
LGS ve YKS’nin öğrencilerin hayatını belirleyen tek ölçüt haline geldiğini belirten Tekin, “Okullar asli görevini geri planda bırakırken kurslar adeta ana eğitim kurumuna dönüştü. Bu tablo çocuklarımızı ezberciliğe mahkûm ediyor” dedi.
Saadet Partisi’nin sınav odaklı değil, süreç odaklı ve öğrencinin çok yönlü gelişimini önceleyen bir eğitim anlayışını savunduğunu söyleyen Tekin, “Hiçbir balık uçmaya, hiçbir kuş yüzmeye zorlanmamalı” sözleriyle eğitimde bireysel yeteneklerin önemine işaret etti.
Eğitim politikalarının günü kurtarmak için değil, uzun vadeli bir vizyonla hazırlanması gerektiğini belirten Tekin, “Eğitim sadece zihni değil, ruhu ve karakteri de beslemelidir. Çocuklarımızın üstün yararını gözeten, toplumsal adaleti ve kültürel değerlerimizi yaşatan bir sistemle geleceğe güvenle yürüyebiliriz” diye konuştu.
Gözde Kabasakal
