“ASGARİ ÜCRET İNSANCA YAŞAMAYA YETECEK ÜCRET OLMALIDIR”

Asgari Ücret Komisyonunun toplanmasından bir gün önce sendikalar Asgari ücret beklentilerini açıklamaya başladı. Neredeyse hiçbir sendika asgari ücretle ilgili net bir rakam açıklamazken, hükümet kanalında da asgari ücretle ilgili bir rakamın şu ana kadar açıklanmaması dikkat çekti.  Hak İş Edirne İl Başkanı Emre Promet de üç sendikanın ortak kararını açıklayarak asgari ücretin insanca yaşamaya yetecek ücret olması gerektiğini vurguladı.

“ASGARİ ÜCRET İNSANCA YAŞAMAYA YETECEK ÜCRET OLMALIDIR”

Asgari Ücret Komisyonunun toplanmasından bir gün önce sendikalar Asgari ücret beklentilerini açıklamaya başladı. Neredeyse hiçbir sendika asgari ücretle ilgili net bir rakam açıklamazken, hükümet kanalında da asgari ücretle ilgili bir rakamın şu ana kadar açıklanmaması dikkat çekti.  Hak İş Edirne İl Başkanı Emre Promet de üç sendikanın ortak kararını açıklayarak asgari ücretin insanca yaşamaya yetecek ücret olması gerektiğini vurguladı.

Emre SEDEF
Emre SEDEF
01 Aralık 2021 Çarşamba 06:14
“ASGARİ ÜCRET İNSANCA YAŞAMAYA YETECEK ÜCRET OLMALIDIR”

Asgari Ücret tespit komisyonu bugün toplanıyor. Ülkede yaşanan krizin eşiğinde ülkenin neredeyse tamamı bu toplantılara kitlenmiş durumda. Hak İş Hizmet İş Sendikası Edirne İl Başkanı Emre Promet, dün yaptığı basın toplantısında 2022 yılında geçerli olacak asgari ücreti belirlemek üzere ilk toplantının, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının çağrısıyla bugün yapılacağını duyurdu.

Asgari ücretin, işçi ve ailesinin günün ekonomik ve sosyal koşullarına göre insanca yaşamasını mümkün kılacak, insanlık onuruyla bağdaşacak bir ücret olduğunu ifade eden Promet, açıklamasını şöyle sürdürdü:

“Asgari ücret, insanın yaşaması ve varlığını sürdürebilmesi için gerekli olan asgari gelir kaynağıdır. Üç İşçi Konfederasyonu “insan onuruna yaraşır bir asgari ücret” belirlenmesi taleplerini bir araya gelerek ortaklaştırmıştır. Özellikle sendikasız işçilerin önemli bir bölümünün temel sorunu olan asgari ücretin, belirlediğimiz ve savunduğumuz ilkeler doğrultusunda karara bağlanması büyük önem taşımaktadır.  

Ücretli çalışanların yarıya yakını asgari ücret ve civarında bir gelir elde etmektedir. Sosyal güvenlik primine esas ortalama kazanç da asgari ücretin biraz üzerindedir.

ASGARİ ÜCRET TOPLUMUN TÜMÜNÜ YAKINDAN İLGİLENDİRİYOR

Asgari ücret belirleme çalışmaları sadece ücretli kesimi değil toplumun tümünü yakından ve doğrudan ilgilendirmektedir. Sadece asgari ücret alanlar değil; asgari geçim indirimi, işsizlik ödeneği, kısa çalışma ödeneği, engelli ve yaşlılık aylığı ile bakım yardımı, genel sağlık sigortası, bireysel emeklilik, sosyal güvenlik borçlanması,  sosyal güvenlik alt ve üst primlerinin belirlenmesi gibi çok geniş bir alanı kapsamaktadır.

DÖVİZ DALGALANMALARI, SATIN ALMA GÜCÜNÜ GERİLETTİ

Ekonomide özellikle son dönemde döviz kurlarında yaşanan olağanüstü dalgalanma ve başta gıda ve kira olmak üzere temel mal ve hizmet fiyatlarında görülen artışlar, emeğinden başka hiçbir geliri olmayan ücretli çalışanların satın alma gücünü geriletmiştir.

Bu nedenle, 2022 yılında geçerli olacak asgari ücretin, ekonomide yaşanan gelişmeler de dikkate alınarak, insana yakışır bir yaşam düzeyini sağlayacak şekilde tespit edilmesi gereği ortak düşüncemizdir.

ASGARİ ÜCRET, EMEĞE GÖSTERİLEN SAYGININ BİR ÖLÇÜSÜDÜR

Sosyal devlet anlayışı çerçevesinde, gelir dağılımında adaleti ve iyileştirmeyi temel alan, refahın geniş kitlelere yayılmasını amaçlayan bir yaklaşımla tespit edilmesi toplumsal huzur ve iş barışının sağlanması için gereklidir.

Üç İşçi Konfederasyonu “aileleri ile birlikte insan onuruna yaraşır bir asgari ücret” belirlenmesi taleplerini yineleyerek bir kez daha bir araya gelmiştir.  Anayasamız devlete “çalışanların yaptıkları işe uygun adaletli bir ücret elde etmeleri ve diğer sosyal yardımlardan yararlanmaları için gerekli tedbirleri alma” görevi vermektedir. Ayrıca, asgari ücretin tespitinde “çalışanların geçim şartları ile ülkenin ekonomik durumu da göz önünde bulundurulur” denilmektedir.

Asgari ücret bir pazarlık ücreti değildir. İşçinin ailesiyle birlikte insanca yaşamasını sağlayacak gelirdir. Asgari ücretin belirlenmesi müzakerelerinde göz önünde tutulması gereken öncelikli husus, çalışanların karşı karşıya bulundukları geçim koşullarıdır. Çalışanlar, yaşanılan ekonomik sıkıntıların nedeni değil mağdurudur ve “ülkenin içinde bulunduğu ekonomik durum” gerekçesiyle asgari ücretin düşük belirlenmesi kabul edilemez.

Ülkemizdeki asgari ücret düzeyi AB üyesi tüm ülkelerin gerisine düşmüştür. Küresel pazarlar ile rekabet edebilmek adına emek kesiminin talepleri görmezden gelinmemelidir. Türkiye’nin rekabet şartlarını düşük ücret politikasıyla sağlamak doğrultusunda bir anlayışı olmamalıdır. 

Bugün ücretliler üzerinde dayanılmaz boyutlarda vergi yükleri bulunmaktadır. Türkiye’de gelir vergisi mükelleflerinin büyük çoğunluğu ücret geliri elde edenlerdir. Kaldı ki, hem doğrudan gelir ve kazanç üzerinden hem dolaylı olarak mal ve hizmet alımında yapılan zorunlu ihtiyaç harcamalarından dolayı günlük yaşantısının her aşamasında vergiye maruz kalınmaktadır.

Ücretli çalışanların net ücreti, vergi dilimlerindeki artışlar nedeniyle ilerleyen aylarda düşmektedir. Asgari ücret alan işçiler bile yılın son dört ayında eksik ücret almak durumunda kalmaktadır. Asgari ücrette gelir vergisi nedeniyle meydana gelen gerilemenin telafi edilmesi uygulaması, sadece asgari ücretle çalışan bekâr işçiler için geçerlidir. Evli, üç çocuklu ve eşi çalışmayan bir işçi yılbaşında elde ettiği ücret düzeyini yılsonunda alamamaktadır. Bu işçinin yılın toplamı itibariyle kaybı devam etmektedir. Mevcut bu uygulamayla aile korunmamaktadır.”

Yavuz Göktaş

Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.