“SUÇLULAR DIŞARIDAYKEN BEN SIKINTI YAŞADIM”
Belgelerle söz konusu olayı anlatan Ahmet Çetin, “Yaklaşık 10 gün sıkıntılı bir süreç yaşadık. İftiraya uğradık, kumpasa geldik. O kumpası da kamuoyuyla paylaşmak zorundayım çünkü ben de özgürlüğümü, saygınlığımı kaybetmek istemiyorum. İnsanın hayattaki en büyük değeri özgürlüğü ve saygınlığıdır. Birileri çamur atarak özgürlüğünüze kısıtlama getirmeye çalışırsa, haksız yere ters kelepçe yerseniz; acaba ne yaptım diye düşünürsünüz. Ben hiçbir şey yapmadım. Masumum, suçsuzum. Suçlular dışarıdayken ben sıkıntı yaşadım. 3 gün boyunca gözaltında kaldım. En son KOM beni ters kelepçe takarak adliyeye götürdü. Sonra da beni Akşam Gazetesi’ne servis ettiler. Daha ben gözaltındayım, hiçbir ifadem alınmamış ama ben basında manşetim. Yahu ben ne yaptım? Ben FETÖ’cü müyüm, terörist miyim, vatan haini miyim?” dedi.
“ASLA ‘MİT BÖLGE BAŞKANIYIM’ DEMEDİM”
Kendisini hiçbir zaman ‘MİT Bölge Başkanı’ olarak tanıtmadığını vurgulayan Çetin, “Ben ticaretle uğraşan, gayrimenkulle uğraşan bir adamım. 21. yüzyılda yaşıyoruz. Adam diyor ki; ‘Sen Edirne MİT Bölge Başkanıymışsın’ Hayırdır ya? Bu ülkenin bir İçişleri Bakanı var, bir MİT Başkanı var. Ben nasıl MİT Bölge Başkanı olurum? Ben 40 yıldır Edirne’de yaşayan bir esnafım. Hakim bana MİT Bölge Başkanı mıyım diye soruyor. Asla böyle bir şey söylemedim, böyle bir şey ağzımdan çıkmadı ve böyle bir şeye sahip değilim. Çünkü ben şirketi olan bir esnafım. Ama adamlar beni bir anda bir yerlere koymuşlar. Amaçları belli; kumpas. Küçük bir şehirde yaşadığınız zaman herkes sizi tanır. Ben de burada yaşıyorum; Edirneliler beni tanıyor. Ağzımdan kimse böyle bir şey duydu mu? Duyamazsınız. Zaten böyle bir şeye ihtiyacım da yok. Böyle bir tabir kullanmak için deli, akılsız olmak lazım. Ben akılsız da değilim, deli de değilim. Ben hiçbir zaman devlet adamlığı da yapmadım, devletle de çalışmadım. Sadece esnaflık yaptım.” ifadelerini kullandı.
“VEREN BELLİ, ALAN BELLİ”
Söz konusu olayda kendisinin bir tane dahi imzalı evrağının olmadığını belirten Çetin, “Benim 10 Milyon TL aldığımı iddia ediyorlar. Hepinize dosyalar verdim. H.Y’ye 10 Milyon TL kaptıran TÜBAŞ Tekstil’in Sahibi C.S, Ş.S ve B.S; 10 Milyon TL karşılığında 13 Milyon TL’lik çek aldılar; 7,5 Milyon Dolar senet aldılar; 2 Milyon Dolar taahhüt aldılar; Ankara’daki Simit Evi’ni aldılar. 200 Milyona yakın rakam ve bunlar bununla ilgili bir işlem yapmadıklarını söylüyorlar. Kardeşim yapsaydınız. Verdiğin kişi belli, alan da belli. Bunların hiçbiri adliyeye gelmedi. Avukat H.Y’nin mahkemede herhangi bir şeyine ihtiyaç duyulmadı. İfadesi dahi alınmamış, gerek duyulmamış. Bu nasıl bir adalettir? Parayı, senedi, çeki alan başkası; arada yanan benim. ‘Ahmet Çetin 10 Milyon TL aldı’ diyorlar. Ya benim bir tane imzalı evrağımı bulun. Bulamazsınız. 5 Milyon 200 Bin TL imzalı yazıyla beraber para almışım ve bu parayı gidip H.Y’ye teslim etmişim. Beraber gelerek benden taahhüt almışlar, senet almışlar. Aynı adamlar bana kumpas kurmuş. Beni şirketlerine çağırmışlar; silahlarını kafama doğrultmuşlar ve 1 Milyon Dolarlık senet almışlar benden. Neden benden senet alıyorsunuz? Bana ne sattınız siz? Ben de bunun üzerine savcılığa müracaat ederek; ‘Başıma silah dayadılar, ben bu sıkıntıyı yaşıyorum’ demişim ve Savcı takikata başlamış. O zaman telefonum dinlemedeydi. Aynı adamları CİMER’e de şikayet ettim. Ben 2017 yılında şikayet etmişim; adamlar 2018’in sonunda şikayet ediyorlar.” şeklinde konuştu.
“HERKES BANA SAHİP ÇIKIYOR”
İstanbul’da hiçbir zaman bu ticareti yapmadığını söyleyen Çetin, “Olay yeri Ankara. Yani Milli Emlak’ın arazisinin satılacağı yer Ankara. Avukat Ankara’da ama biz İstanbul Savcılığında ifade verdik. İstanbul KOM’a ters kelepçeyle gittik. Ben ne yaptım da, 3 gün gözaltına aldınız? Nasıl bir zihniyettir yahu bu? Benim kafamı eğerek KOM’dan çıkartıyorlar, bana ters kelepçe takıyorlar. Ben vatan haini değilim, ben suçlu değilim, ben FETÖ’cü değilim. Ben 15 Temmuz’u yaşayan bir adamım; 15 Temmuz için Ağalığı kaybeden bir adamım. Ben Edirne’de caddeye çıkıyorum. Bana herkes sahip çıkıyor. ‘Ahmet Çetin sen haklısın, senin suçun yok’ diyorlar. Ben bu olayda sadece aracılık yaptım. Çünkü benim mesleğim bu. Ben 30-40 yıldır emlak işi yapıyorum. Edirne’de ilk emlak sistemini kuran kişiyim ben. Bugün Edirne’deki gayrimenkulcülerin çoğu benim çalışanlarımdı. Ben anlamadım; bir anda Edirne MİT Bölge Başkanı oldum.” dedi.
“DEVLET ‘KİMİN KASASISIN?’ DİYE SORMALI”
Söz konusu olayda adı geçen C.S’nin 2,5 Milyar Dolarlık senede sahip olduğunu belirten Çetin, “Yaklaşık 150-200 tane tapusu olan bir adamdan bahsediyoruz. Ona sormak lazım; Kardeş sen bu 2,5 Milyar Dolarlık senedi nereden aldın? Kimsin? Kimin kasasısın? Ama 10 Milyon TL almadığım halde evim darmadağın edildi, ters kelepçeyle yollara düştüm ve bir nevi işkence gördüm. İstanbul KOM beni 3 gün hücrede tuttu. 1 gün gözaltı süresi vardı; 3 gün tuttular. Ben ne yaptım yahu? Ben doğru haber yapılmasını istiyorum. Tek isteğim bu. Hiç kimseden 1 TL bile almadım. Sadece 50 bin TL para aldım; onun da 35 bin TL’sini Ş.S. benden geri alarak yerine çek verdi. Çeki de ödemedi, o çeki de ben ödedim. Devletin bu adamlara sorması gerekiyor. ‘Senin yaşın 70 ama sen bu 2,5 Milyar Dolarlık senedi nereden aldın?’ demesi gerekiyor. ‘PKK’nın kasası mısın, FETÖ’nün kasası mısın?’ diye sorması gerekiyor. 2,5 Milyar Dolar bu. Ben 40 yıllık esnafım. Bugün baktığında servetim en fazla 3-5 Milyon TL’dir. Fazla değildir. Biz geçimimizi sağlamaya çalışan küçük tacirleriz. Evet; Milletvekili aday adayı oldum, belediye başkan adayı oldum, ağalığa girdim. Ağalığı da para için kaybetmedim bir kez daha söylüyorum. 15 Temmuz için benim isteklerim vardı Belediye Başkanından; ağalığı o yüzden kaybettim. Bir daha girer miyim? Ben bu şehirde yaşıyorum. Şehir istediği sürece ağalığa da girerim, belediye başkan adayı da olurum. Şehir istemezse asla girmem.” ifadelerine yer verdi.
Kerem Filiz
