“ÇİNGENELER VE ASKIDA EKMEK"

Yoksulluğun, insanlık tarihinde sürekli yerini korumuş, toplumsal bir sorun olarak karşımıza çıktığını belirten Edirne Roman Gönüllüleri Derneği Başkanı Turan Şallı, "Ülkelerin zenginliğinden yeteri kadar faydalanamamış toplumsal sınıfların daha da yoksullaşmasına, toplumsal eşitsizliğine neden olabilmiştir.Yokluk ve yoksunluk bireylerin eğitim süreçlerine sekteye uğrattığı kadar, sosyal ve ekonomik fırsatları kısıtlamaya ya da yoksulluğu mahkum edilmeleri sosyal dışlanmaya, eşitsizliğin derinleşmesine yol açabilmektedir." dedi.

“ÇİNGENELER VE ASKIDA EKMEK"

Yoksulluğun, insanlık tarihinde sürekli yerini korumuş, toplumsal bir sorun olarak karşımıza çıktığını belirten Edirne Roman Gönüllüleri Derneği Başkanı Turan Şallı, "Ülkelerin zenginliğinden yeteri kadar faydalanamamış toplumsal sınıfların daha da yoksullaşmasına, toplumsal eşitsizliğine neden olabilmiştir.Yokluk ve yoksunluk bireylerin eğitim süreçlerine sekteye uğrattığı kadar, sosyal ve ekonomik fırsatları kısıtlamaya ya da yoksulluğu mahkum edilmeleri sosyal dışlanmaya, eşitsizliğin derinleşmesine yol açabilmektedir." dedi.

VATANDAŞ
VATANDAŞ
23 Ekim 2020 Cuma 08:17
“ÇİNGENELER VE ASKIDA EKMEK"

Edirne Roman Gönüllüleri Derneği Başkanı Turan Şallı konuyla ilgili şunları kaydetti: "Yoksulluk, Çingene toplulukların genel olarak karşılaştığı bir sorundur. Yoksulluğa alıştırılmış bir Roman toplumunun varlığı, yürütülen siyasi politikaların bir sonucudur.  Demokratik rejimlerde dahi yoksulluk kavramı tartışılmakta, eşitsizlik vurgusu yapılmaktadır. Devletleri yöneten siyasi erkler, kendi ideolojilerini topluma benimsetmek için çoğu zaman dinen ve manen yoksulluk politikasını  kullanıldığı bilinmektedir.

Siyasi İdeolojilerin insan topluluklarına bakışını  Victor Hugo'nun yıllar önce yazmış olduğu "SEFİLLER" adlı  kitabındaki sözlerinin içinde yerini almıştır. "siz, yardım edilmiş yoksullar istiyorsunuz, biz ise, ortadan kaldırılmış yokluk!" işin özünü "o yüzden anlaşamıyoruz" diye tamamlamıştı.Türkiye'de zenginlikten yeteri kadar pay alamayan,yoksullaşan biz Roman( Çingene) toplumsal guruplar olarak, hep kendimizi bildik. Meğerse durum öyle değilmiş. Türkiye toplumsal dayanışmasında çok eski bir sosyal dayanışma olan "askıda ekmek" anlayışı vardı. Hali vakti yerinde olan kişiler merhamet ve vicdani yönden bu tür uygulamaları destekler, "sağ elin verdiğini sol el görmez" niteliği taşırdı.

Şimdilerde siyaseten "askıda ekmek" uygulaması başlatıldı. İnsani yönden kabul edilebilir bir düşüncedir. Ancak siyasi erklerin bu tür uygulamaları dillendirmesi Türkiye'de yoksullaşan sadece Roman topluluklar olmadığının, yoksulluğun daha da derinleşeceğinin ilanıdır.Bir anlamda Viktor Hugo'nun sözlerini anımsatmaktadır.Yoksulluğu aşmak devleti yönetenlerin sorumluluğudur. "Askıda ekmek" söylemi Türkiye'nin dış ülkelerde itibarının zedelenmesi değil de nedir? Üzülmemek mümkün değil! "

Haber Merkezi

Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.