Kurtuluş  Savaşı sonrası  Cumhuriyet  önderleri bir yandan Osmanlı borçlarını ödeme savaşı verirken diğer yandan milli sanayinin gelişmesi için adımlar attı.

Ülkenin dört bir  yanında her  alanda  fabrikalar kurdu.Bunda amaç başka ülkelere bağımlılıktan  kurtulmaktı. Böyle zor koşullarda ülkemiz bu tesisler için   para yerine mal ihraç ederek  önemli sanayi kuruluşlarına sahip oldu.

Şeker fabrikaları,demir çelik işleme fabrikaları,Sümerbank, ve bunun gibi ülkede  halkın ana tüketim maddelerini karşılayacak tesisler  kuruldu.Diğer yandan yoksul olan halkın sefaletten kurtulması için projeler geliştirildi.Yabancı ülkeleri denetiminde olan demiryolları millileşti.Bunlar savaştan yeni çıkan tarumar olan bir ülke için  çok önemli hizmetlerdi. Daha sonra tamamına yakını okuma bilmeyen halkın  okuma yazma bilmesi için okullar açıldı.Yurdun dört bir yanında  her kesimden halkın çocuklarının faydalanacağı okullar  hizmete girdi. Bugün milli eğitimin durumu ortada.Okullar paralı hale dönüştü.Parası olanlara iyi okuma imkanı getirildi.Yoksul aile çocukları  devletin kıt imkanlarıyla  eğitimine devam ediyor.Eğitimdeki bu iki farklı yöntemle okuyan çocukların aynı başarıya ulaşması mümkün mü?

------------

DEVLET TİCARET YAPMAZ DENİLDİ

Uzun süre halkın ihtiyacını karşılayan fabrikalarda  zamanında gerekli yenileşme yapılmadı. Bir anlamda kaderine terk edildi.Daha sonra da “bu tesisler zarar ediyor” diyerek  satılmasına karar verildi.Her vatandaşın katkısı,emeği ile yapılan devlet kuruluşlarımız  özelleştirme adı altında  yok edildi. Bugün o kuruluşların değerini daha iyi anlıyoruz.

  Eğer şeker fabrikaları devletin denetiminde olsaydı.Bugün dar zamanımızda şeker sıkıntısı çekmez,hatta başka ülkelere şeker ihraç edecek duruma gelirdik.Bu sanayi kuruluşlarını özel sektöre geçmesi sonucu fiyatları da onlar belirliyor.

   Devletin bu konuda yaptırımı yok denecek kadar sınırlı. Fabrikaları kapanmasının en büyük zararı pancar eken üreticilerimize oldu.Ekili alanlar azaldı.Pancardan elde edilen hayvansal ürünler yok oldu.Tarlaların verimi azaldı.Pancar azot sağlayarak toprağın verimini artırıyordu.Ayrıca şeker dışında pancardan sağlanan sanayi ürünlerinden yararlanamaz hale geldik.Şimdi ülkenin kuruluş önderlerinin önemini daha iyi anlıyoruz.

----------

TARIMDA KENDİNE YETERLİ 7 ÜLKEDEN BİRİYDİK

Ülkemiz bir tarım ülkesi, verimli topraklarımız var. Halkımız da toprağına bağlı tarlasını işlemeyi seviyor. Bunun sonucu uzun süre tarım ürünlerinde başka ülkelere muhtaç olmadan toplumun ihtiyacı karşılandı.Bu imkanlara sahip dünyada yedi ülkeden biri haline geldik.Yeterli devlet desteğinin verilmemesi sonucu çiftçilerimiz toprağını ekemez duruma düştü.Tarım ekli alanları  gittikçe azaldı.Bazıları konuta dönüştü.Bugün iki Kıbrıs toprağı büyüklüğünde tarım toprağında üretim yapılamıyor.

  Ülkede Gayri Safi Milli Hasılanın“GSMH”  yüzde biri çiftçilere yardım olarak verilmesi gerektiği halde ancak bunun yarısı gerçekleşiyor. Girdileri pahalılaşan  üreticiler tarlasını ekemez hale geldi,Tarımdan uzaklaştı,toprağından geçinemeyince sanayi bölgelerine göç etti.

  Bugün gelinen sonuç ortada .Tarım  ürünlerinde .kendi ihtiyaçları için yeterli olan ülkemiz,tüm ürünleri başka ülkelerden karşılar hale geldi.Kendi halkımızdan esirgediğimiz parayı başka ülkelere  veriyoruz. Bugünkü gibi ekonomik dar boğaza düşüldüğünde bu ihtiyaçları daha yüksek fiyatla karşılanmak zorunda  kalıyoruz. Ana tüketim ürünü olan buğdayda başka ülkelere muhtaç olmak ne acı bir durum. Bu açmaz diğer tarım ürünleri için de geçerli.Ülkemiz bu sıkıntıları da atlatacak.Dileğimiz o ki,  bu herkese ders olur.Tarımın ne kadar önemli olduğu daha iyi anlaşılır.Bu  günlerde   kurtuluş önderlerinin ne kadar önemli olduğu, ülkeye ne büyük hizmet verdiği  daha iyi anlaşılır.

-----------------

FIKRA

ADAY

Seçim döneminde bir şehit merkezli milletvekili adayı,kent soylu,yanında o yöreyi çok iyi tanıyan,  kendine kılavuzluk eden biriyle köy köy kasaba kasaba dolaşıyormuş:

Yine bir sabahleyin erken saatte dağ köylerine gitmek için  erkenden yola çıkmışlar.Sarp,kayalık bir dağ yolundan ilerlerken, kılavuz  vekil adayına  şöyle demiş:

“Aman beyim yürürken çok dikkat ediniz.Zira buradan  çok eşekler uçuruma düşüp  öldü.” Demiş.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.