Bahar ayları her zaman şairler yazarlar,beste yapanlar romantik doğa aşığı insanlar için ilham kaynağı ve huzur içinde geçen aylardır.Doğanın tüm güzelliklerinin, insanlar için sergilendiği bu aylar ne yazık ki kısa zamanda, göz açıp kapayınca gelip geçiyor. Allah’ın bizlere bahşettiği bu güzelliklerden ne yazık ki bizler yeterice faydalanamıyoruz.
Yaşamımız için çok gerekli olan oksijen deposu yeşil ağaçlar altında ve çevresinde oturup doğa güzelliklerine seyretme güzel havayı teneffüs etme yerine çoğumuz kapalı ve kirli mekanlarda bu güzel günleri geçiriyoruz.
Gerek yaşam koşulları, gerekse insanların doğadan kopuk yaşamı insanların bahar güzelliklerinden uzaklaşmasına neden oldu.
Yaşamımızdaki gereksiz meşgaleler teknoloji oyunları ile uğraşıp çevremizdeki doğal güzelliklerinin farkına varmadan bu güzel günler gelip geçiyor.
Gelen yaz sıcakları bahar güzelliklerini bir biri ardına yok ediyor. Evimin balkonundan baharın son günlerinde bizlere sunulan doğadaki güzellikleri, kuşların gökyüzündeki turlarını göğün masmavi güzelliğini renk renk çiçekleri seyrederken insanlarımızın doğaya karşı bu kayıtsızlığı aklama geldi.
Yarın, bu mevsim geçtikten sonra bu güzel günleri özler hale geleceğiz.Üstelik insan yaşamı da sınırlı, bu dünyadan ne zaman göçüp gideceğimiz belli olmuyor.Bir gün bir bakmışsın yaşam son bulmuş,sonsuzluğa göçmüşsün.
Onun için her şey bir yana, huzurlu ve mutluluk için doğa güzellikleriyle özellikle baharın güzelliği ile fırsat buldukça baş başa yaşayalım.
Bu mevsimdeki güzelliği ,insana huzur veren ortamı hiç bir yapma güzellikte bulamazsınız.
Şairlere ilham kaynağı olan bahar aylarının son evresinden yeterince yararlanalım.
Özellikle ülkemizde böyle geçim derdinin insanları bunalttığı bir zamanda baharın güzelliklerini seyretmek insanları dertlerinden bir nebze de olsa uzaklaşmasını sağlıyor.
---------------------
EL İNSAF
Hani bazı sorunlar vardır gelip dayanacak son noktaya ulaştığınızda olanlar karşısında “el insaf arkadaş” diye tepkinizi ortaya koyarsınız.
Edirne’nin alt yapı çalışmalarının devam ettiği bir dönem yaşıyoruz. Bunun sorumluluğunu biliyoruz,işler zorlukla yürüyor . Bu arada çok bozuk olan bazı sokaklara geçici olarak da olsa düzenleme yapılası gerekmez mi.?
Örneğin Koca Sinan Mahallesi ikinci cadde Hacılar Ezanı Cami yanı her gün insanların camiye gidip geldiği mahalle halkının kullandığı tek cadde. Bu caddeye daha önce killi, çamuru tutan su geçirmez bir madde atıldı.
Zamanla yol oyuklar haline geldi.Şimdi hafif bir yağışta bakıyorsunuz yolda göller oluşmuş. Toprak suyu emmediği için o sular uzun süre yolda kalıyor.
Bu yoldan geçenler köşe bucak geçecek yer arıyor.Yine aynı caddede Belediyenin yaptığı güzel bir park var. İçinde gençlerin faydalanacağı basket sahasının ortası her yağışta solarla kaplanıyor.
O da uzun süre gitmiyor.Çocukların bu alandan faydalanmaları mümkün olmuyor.Bu konular daha önceleri mahalle halkının talebi doğrultusunda yetkililere iletildi.Fakat çözüm olmadı. Belediyemizce bu uyarılar sumen altı edilmemeli.
Gerek sözlü gerekse yazılı uyarılar kentimizin güzelliği halkımızın yararı için yapılıyor.
Bunda başka bir beklenti olamaz.Bu talepleri görmezden gelinirse bu ihmalin faturası belediye başkanımıza çıkar.
Onun için Belediye Başkanı bu alanda duyarsız kalan birimleri uyarmalı.
Zira bu sorunların bazılarından Başkan haberdar olmayabilir.
Edirne belediyemizde böyle bir sorunun olduğunu belediye başkanına oy veren,destekleyen vatandaşlar da söylüyor.
Gereğini Başkanın bilgisine sunarım.
----------------------
FIKRA
NEYİNE YETMİYOR.?
Kayserilinin oğlu babasından para ister:
“Babacığım bana 500 lira verir misin.?
Kayserili:
“Dört yüz lira mı dedin? Ne yapacaksın üç yüz lirayı? İki yüz lira neyine yetmiyor:
Babası “ al şu yüz lirayı deyince:
Oğlan parayı alı ve “Bana yüz lira lazımdı zaten” der.
Kayserili:
-“Bak sen kerataya,demek sahte para vermesem beni kazıklayacaktı ”der