Bana ve birçok vatandaşa göre öyle.

CHP li olanda olmayan da,İlçe seçimlerine katılanda katılmayanda  hesabın böyle olduğunu söylüyor.

Aslında bilinmeyecek bir şey değil bu durum.

Sadece CHP de değil tüm partilerdeki niyet ve çalışmalar bu düşünceye yöneliktir.

Yani yapılan Delege,İlçe ve İl Başkanlıkları seçimleri Genel Başkanın ve Parti Meclisinin oluşumuna esas teşkil edecek şekilde tecelli ettirilmeye çalışılır.

Delegelerin İlçe Başkanını,İlçe Başkanlarının İl Başkanlarını,İl Başkanlarının da Genel Başkanın seçimine etki  edecek ve istenen isimlerin yönetimde yer almasını sağlayacak durumu hayata geçirmeye gayret gösterirler.

İşte bu günlerde CHP de yaşananların özeti bu.

Zaten Kurultay takviminde belirtilen hususlara uyulmak zorunluluğu da var.

İlçe Kongreleri 27 Ocak tarihine kadar bitirilecek ve 3 Şubat’ta başlayacak olan İl Kongrelerine hazır olacak.

Edirne de İlçe Kongreleri devam ediyor.

Şu anda CHP de egemen olan hava yine Belediye Başkanı Recep Gürkan’ın desteği ve geçen iki dönemde de destek verdiği Fevzi  Pekcanlı’nın üstünlük görüntüsü.

Recep Gürkan yine tek tabanca bu seçimlerin hakimi.

Bazen aklıma gelmiyor değil şu soru; “Recep Gürkan 2011 yılında yapılan seçim sonrasında kendisinden parti değiştirmeyeceğine dair Noterden taahhütname isteyen CHP lilerden öç mü alıyor acaba?”

Bana göre olabilir de.

Çünkü yapılan hareket bana göre o kadar çirkin ve onur kırıcıydı ki.

Devrimci ve solcu olduğunu bilen CHP liler bile 2004 Yerel Seçimlerinde Ak Parti adayı Mustafa Hatiplere danışmanlık ve yol göstericilik yaptığı iddiası ile onu Ak Partili ilan etmişlerdi.

Şu anda CHP yi dizayn eden biri olma başarısını elde eden biri olarak pekala bunlar aklına geliyordur.

Ve,bazılarına bunun hesabını sorma gereğini hissetmiş olabilir.

Daha o günlerde yazmış olduğum bir yazımın başlığı şuydu; “Recep Gürkan iyi bir Devrimci ve Solcudur”..

Ak Partili olamayacağını ifade etmiştim.

Ama çok kişi bunu kabul etmemişti ve iddialarında ısrarcıydılar.

Hatta Başkan Sedefçi bile; “senin gibi devrimci işte dönek” demişti.

Diyeceğim şu ki; Gürkan CHP de bir güç oldu şu anda ve bunun sebeplerinden biri de onu hırslandıran ve öc alma duygusuna büründüren de yapılan bu taahhütname isteğiydi bana göre.

Belkide içinden; “Ben yaptığınız bu daavranışı hak etmiyorum ama birgün ne kadar CHP li ve Devrimci olduğumu sizlere kanıtlayacağım” demişte olabilir.

Neyse bunlar Nacizane benim görüşlerim elbette.

Ama görünen o  ki; Edirne’de şu anda CHP yi dizayn eden ve sözü en fazla geçen kişi olarak Recep Gürkan’nın tüm seçimlerde istediği ve işaret ettiği kişilerin seçim kazanması kaçınılmaz bir durum.

Tabiiki durum sadece Edirne’de böyle değil.

Birçok ilde Kılıçdaroğlunun yeniden Genel Başkan seçilmesi için bu tür çalışmalar yürütülüyor.

Aslında Genel Başkanlık içinde başarı kriterine göre hareket edilmeli.

Mesela,bir Genel Başkan 10 yıllık görev süresi içinde seçim kazanamamış ve Başbakan olamamışsa aday bile olmamalı ve bunu başaracak kişilere yol açmalı.

CHP tabanı bunu şart koşmalı ve tüzüğüne de girmesini sağlamalı.

Siyasette başarının göstergesi  seçim zaferidir çünkü.

Bunu başaramayanda kenara çekilmeyi  bilmeli.

Dün kurulmuş Partiler bir yıl sonra tek başına iktidar olmayı başarıyorsa ve bir asra yakın bir geçmişi olan bir Partinin hala tek başına İktidar olamamış olması bir yanlışlığın ve hatanın mevcudiyetini gösteriyor olmalı bana göre.

Neyse tabiiki bu biizim işimiz değil ama Atatürk’ümüzün kurduğu bir Partinin zafer kazanması benim gibi birçok kişinin de arzusudur.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.