Hangi mevsim dalından düşer yürek evime

Şu kuş sesleri, şu meşe gölgeleri şu…

Ilık olsun vereceğin su, son damlası yanık

Görücüye çıkmıştı yine, kızılcık şurubu

Islak bir şemsiye ne işe yarar yağmur hanım

Sakladıklarını sergilerken, podyumda vitrinde

Sığınacak yanlış limandı Arap güzü baharı

Çekmeyen bir kumaşa demokratik arbede yaması

Yerinde sayıp durduk, yarım kol mesafede

Parkı olmayınca, ne yapsın kuş sesleri

Oruç yerken yakalanınca bizim bıcır

Göz göre göre terör dediler, yürek demediler

İki bıçak arasında sandılar namus

Hurafenin beşiğini salladılar arabesk vitrinlerde

İnsanca yaşamın özü taşlandı arafta

Herkes Aya, biz yaya gergefinde

Rüzgarsızlık özlemi

AYİNESİ İŞTİR KİŞİNİN…

“Ayinesi iştir kişinin, lâfa bakılmaz..”

Kişi, yaptığı, başardığı, değerlendirilir Aynalar bunu doğrular, lafla değerlendirme yapmaz.

Oysa yanlış ya da yalan değilse, benim gözlemlerime göre lâf üretmekte üstümüze yok gibi…

Köşe bucak, ekran nacak… L3af, laf, laf… L^ff derken “boş laf” demek istediğimizi belirtmek gerekir. Buna çene çalmak da denebilir. Eskiler “L^f-ı güzaf” derlerdi.

Hani, isterseniz deneyin: Önce bir boş tenekeyi bir bayırdan yuvarlayın. Büyük ve anlamsız bir gürültü duyarsınız. Sonra , aynı tenekeyi bu kez toprakla doldurup yuvarlayın. Bu kez aşırı olmayan tok ve anlamlı sesler duyarsınız.

Doğada çiçekler ve dallar sessizce açar ve yeşillenir ve meyveye dönüşür, Sessizce vederiden.

Ağzı olan varlıklarsa, ya konuşur bizim gibi, ya da kuşlar gibi öter; anıranlar, böğürenler,kükreyenler de var elbet.

Konuşmak elbette çok önemli; çünkü zekanın somutlaşması bu yolla somutlaşır veve işleme girer. Kısaca zekanın ürünüdür, söz. Alabora olmamış bir konuşma biçimi önemli ve değerlidir, doyurucu ve yararlıdır. Ekranlarda şöyle bir gezinin, laf kalabalığının yansımalarını görür ve duyarsınız. Laflamk, gevezelik düzeyinde ahkam kesmek; çoğu böyle özetlenebilir, sanıyorum.

Aslında ağzı olan değil, aklı olan konuşmalıdır.Kafa şişirenler, çenesi düşük olalar, ne yazık ki kalabalıklaşıyor. Bilmeyen ve bildiğini sanan kulaktan dolmacılar… öne çıktıkça pirinçteki taşları ayıklamak “zor dostum zor” olacaktır.çünkü laf ebeleri dinletecek birini arar ve genellikle bulur

Annen sağlığında sık sık “leyleğin ömrü lak lakla geçer” derdi

“bilgi olmadan, fikir olmaz”diyerek, rahmetli Uğur Mumcu'yu da anmış olalım.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.