19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı genelde anılarla çiçeklerle birlikte gelir. Bayraklar öncelikle çiçek çiçek dalgalanır. Ulusal duygular canlanır. Doğa nasıl gülümseyeceğini şaşırır. Gençler; hele hele gençler. Çünkü bu onlara emanet edilmiş bir bayram. Hem de Gençliğe Hitabe’yle biçimlenerek, ve yol alarak. “Muhtac olduğun kudret, damarlarında ki, asil kanda mevcuttur…” deyişi unutulacak gibi değil, Bir kitap yazılacak soyutlukta ve derinlikte

Bayramlar duygularımızı da yönlendirir. Çanakkale, Kurtuluş … savaşlarını getirir akla. Bağımsızlık savaşı ulu önder sayesinde kazanılmıştı. Emperyalist güçler Osmanlı’yı parçalama uğruna dünyanın öteki ucundan bile paralı asker kiralamışlardı, bizi boyunduruk altına alıp, özgürlüklerimizi yok etmek niyetiyle dayanmışlardı kapımıza. Ama ne oldu? “Geldikleri gibi gittiler” yaniciğime. Bu yüzden ülkemize gelen Anzakları’da sevmiyorum. Şafak ayini için geleceklerine atalarının yanlışlarını hazmetseler daha iyi olur inancındayım. Gerçi Atatürk, onları bağrımıza basmıştır. Ama şehitlerini elbet, dirilerini değil.

Böyle bir çıkıntı yaptıktan sonra gelelim anılara,

Kaç yıl önceydi. Kızlarımızın etek boylarıyla uğraşmaya başladılar. Santim santim uzattılar, ve şortları kaldırttılar. Neymiş; “Baldır bacak “ Bayramıymış. Bunu, inandıkları için

İçin değil , siyasi rant için yaptılar hem de. Neredeyse genç kızlarımıza çarşaf giydireceklerdi. Ancak bu içerik sürüyor. Halkımızın bu konulardaki takıntılarını oya çevirmekti amaç ve başardılar. Oysa benim bildiğim spor; spor kıyafetiyle yapılır. Bunun nasıl olacağına da konunun uzmanları bilir ve saptar.

Etek boyları daha sonra çekildiği de gündeme girerdi hep.

Kıyafet konusunu ranta çevirmek için yine o yıllarda “Bu ne rezalet, milli kıyafet..” diye bangır, bangır bağırdılar. Sonrası rezalete döndü diye anımsıyorum.

Toplumun zaaflarını bulup oya çevirmek ondan öce de modaydı. Türkçe okunan ezanın Arapça’ya dönüştürülmesi. “Siz isterseniz şeriatı bile getirirsiniz” gibi söylemlerde amaç hep aynıydı

Bir zamanlar da”Komünizmle mücadele” modası vardı. “Komünistler Moskova’ya diye bağıranlar ve dini söylemlerle rant sağlamışlardı.

Zaafları, inançları sömürerek bir yerlere geldiler hep. Seçim üstüne seçim kazandılar. Darbeler de hep onların işine yaradı, nedense.

  1. çağdaş bir Türkiye sevdasındayken gericiler hiç boş durmadı. Hala da öyle. Kurslarla. İmam hatiplerle, şeriat özlemleri yle hayli yol katettiler. Bu günkü sonuçları bu ilerlemenin ürünüdür, gibime geliyor.

Spor vücudu geliştirir ve güzelleştirir. Sizi daha sağlıklı ve güçlü kılar. Gençliğin buna gereksinimi vardır. Sonraki nesillerin sağlıklı ve güçlü olması buna bağlıdır. Ama yine de “Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur.” Deyişini unutmamalıyız. Çünkü akılsız beden ne denli güçlü olursa olsun önemli değildir

Gençler dinamiktir, yeniliklere açıktır. Ülkenin çağdaşlaşması için elinden geleni ardına komaz. Tutucu değil, devrimcidir.

İşte Ata’nın istediği gençlik böyle olmalıdır. Bu bayramın onlara armağan edilmesinin nedeni budur, sanıyorum.

Tüm halkımızın ve özellikle gençlerimizin bayramı kutlu ve mutlu olsun!...

Önceki yıllarda yazdığım bir yazıyla bu yazımı harmanladım. Bazan gelmiş geçmişleri de kurcalamak ya da anımsatmak iyi olur diye düşündüm..

Bir minik ve uygun şiirimi de ekliyorum, nadasa kalmasın diyerekten!..

---------------------------------

19 MAYISLI BAHAR

Her

19 Mayıslı bahar

Atatürk çiçeklenir

Ülkem

Katmeri beyaz

Kırmızı bayrakta

Yediveren

Samsun’da

Odaklaşan ilk adım

Sivas Erzurum

Görmüş gözlerinde

Kurtuluş açar

Ankaram

İlkeleri yürek yürek

Gençliğe hitabe

Yokluğun yoksulluğun

Bağımsızlık arayışı

Türkiye irisi

Kurtuluş ve kuruluş

N.Tezcan

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.