Parti liderleri her zaman riskli bir yaşamın içindedir. Bu dünyada da ülkemizde de genellikle böyledir…

Şehit cenazesinde hem de… Tavır şehide ve ateşin düştüğü yere en azından saygısızlık değil mi? Oysa onlar bizim için vatan için canlarını veren gençler. Onlara saygıda asla kusurlu olamayız. Bu ülke bu güne değin bağımsız ve özgürce yaşadıysa, yaşıyorsa onların sayesindedir. Bunu inkar etmek ülke ve insanlık adına “gaflet ve dalalettir.”

Şehit cenazelerinde siyaset olmaz, olamaz; düşünülemez bile.

Ancak gel gör ki kim anlar kim dinler? Kendini bilmezler var oldukça, militanlaşınca akla gelmeyen şeyler de olabiliyor, ne yazık ki?. Alet olanlar bu toplumun yüz karası kişilerdir… İşin derinliğinde neler var, o da bir başka konu. Bana göre bize yakışmayan şeyler!..

Aklıma İnönü geldi şimdi. Ama İsmet İnönü.O da neler yaşadı, nelerle karşılaşmıştı. Kaç kez ölümden döndü.

Kıbrıs olaylarında,zıpır gazetecinin biri sorar. Sayın İnönü çizmelerinizi giyecek misiniz(Bunun başka bir öyküsü var)

 “Çizmem yok, aklım var” diye yanıtlar bu soruyu.

Buradaki inceliği, mantığı anlamamak olası değil.

Akıl yalnızca İnsanlara özgü bir yetenek. Onu kullanmayanlar işte bu tür girişimlere alet olabilir.

O gün ve o saatlerde, İstanbul’da belediye başkanı seçilen İmamoğlu’nun da mitingi vardı. Yansıye an haberlere göre yüz binler oradaydı. Olayla bir ilgisi var mı yoksa raslantı mı?

Ana muhalefet lideri sayın Kemal Kılıçdaroğlu’da şehit cenazesinde yer almıştı. Bundan doğal ne olabilir? Bir parti liderinin hele hele şehit cenazesinde bulunması onur vericidir, benim bildiğim.

Önceden hazırlandıkları sanılan şartlanmış bir grup daha tören bitmeden saldırıya geçmiş, yumruk ve tekmelerle Kılıçdaroğlu’nu darp etmişler. Korumalar ve partililer zar-zor da bir eve sığınmış. Bir buçuk saat sonra zırhlı bir araçla oradan uzaklaştırılmış Kılıçdaroğlu.

Bir grup olduğuna göre önceden planlanmış bir olay olduğu söylenebilir. Arabalara atılan taşlar, bir kadının “Yakın o evi” feryatları ve diğer ayrıntılar da işin cabası.

Suçlular yakalanmış, tutuklananlar da varmış… Adalet elbette işlemeli ve gerekeni yapmalı.

Bu tür olaylar aynı zamanda ders niteliğindedir. Özellikle, siyasilerin ve yetkililerin konuşmalarında çok dikkatli olmaları gerekir diye düşünmek istiyorum.

Sn. Kılıçdaroğlu’na ve partililere geçmiş olsun demekten başka söyleyecek söz bulmak oldukça zor.

Birbirimizi yemek yerine ülkenin kalkınması ve sorunları el ele verip çözümlemenin tam zamanı sanıyorum. Demokrasilerde kimsenin yeri ve koltuğu sürekli değildir. Rejimin özü ve özellikleri budur bu olmalıdır. Siyasete soyunanlar bunu önceden kabul etmeleri gerekir. Siyasi partilerin vazgeçilmez unsurlar olduklarını da özümsemenin artık zamanı.

-------------------------------

Bu arada yıldız kaymaları da sürmekte. Eski ve ünlü futbolcumuz Can Bartu aramızdan ayrıldı.Yakınlarına ve sevenlerine baş sağlığı dileklerimi iletiyorum.

Yine ünlü ses sanatçımız Yaşar Özel’de hakkın rahmetine kavuştuğunu da öğrendik . Aynı dileklerimi sunuyorum. Türk sanat Müziğimizin duayenlerindendi. Tanrıdan rahmet diliyorum.

Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramımızı da en içten dileklerle bir kez daha kutluyorum…

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.