Her zaman kendi çıkarını ön planda tutan onun dışında ne olursa olsun İlgisiz kalan, "Rabbena hep bana" mantığı ile sorunlara yaklaşan insanları tanımlamak için" beni sokmayan yılan bin yıl yaşasın benzetmesi yapılır.

Bu anlayışta insanlar için kendi çıkarına dokunmasın da ne olursa olsun onları ilgilendirmez. Bu görüşü savunan siyasetçilerin kuyruğuna takılan bu menfaat düşkünü kişileri döviz yükselmiş,hayat pahalılaşmış, bundan ülke ekonomisi zarar görecekmiş, ülkede fırsatçılar gün doğmuş , bu durum onların ilgisini çekmez. İsterse ülke çıkarına ters düşen, fakat kendi menfaatine uygun olan her şey onların kabulüdür.

Olayları her zaman kendine çıkar sağlayacak pencereden bakan bu kişiler için her ortamda sahneye çıkar. Ne yazık ki bazı siyasiler de bu menfaat düşkünü kişileri himaye eder, korur, yaptıkları yasa dışı girişimleri hoşgörü ile karşılar. Sadece kendi çıkarı için yaşayanlar her zaman ülke kaynaklarını kullanmışlar, bunda başkalarının da hakkı olduğunu dikkate almamışlardır. Yasal boşluklardan da yararlanan bu kişiler bazen toplumda itibarlı insanlar içinde yer alır kabul görür. Haksız kazançla zengin olsalar da zenginlikleri çoğu zaman kusurlarını kapatır.

--------

MEDYA GÜVEN TAZELEMELİ

Fanatik olmayan, sorunların tek boyutlu değerlendirmeyen kişiler arasında en önemli haberleşme kanalı olan medyaya duyulan güven her geçen gün azalıyor.

Bu kuruluşların çoğunun taraflı yayın yapmaları olayları kamuoyuna o doğrultuda yansımaları tarafsız haber beklentisine olan, halkın büyük kesimini tedirgin ediyor" biz yayın kuruluşlarımızdan bir siyasi görüşün doğrultusunda yayın yapmaları yerine halkın sorunlarını tüm boyutlarıyla, eğrisiyle doğrusuyla yansıtmasını bekliyoruz. Dünyadaki saygın yayın kuruluşlarından bu anlayışla yayın yapanlar toplumdan saygınlık kazanır. Bizde ise kendi siyasi anlayışlarını ters düşen, buna karşın halkın yararına olacak haberler, sorunlar medyamızca görmezden geliniyor. Bu durum bazen o yayın kurumlarını destekleyen kitlelerce dahi tepki ile karşılanıyor. Bunlar doğru bir habercilik anlayışını yansıtmıyor. Yorum ağırlıklı haberlerin objektif haberciliği amacından saptırıyor. Yorum haber dışında tutulmalı. Bu arada haberleri çarpıtarak amacı dışında kullanmak topluma saygısızlıktır. Medyadaki bu güvensizlik yazılı basına da güveni yok etmiştir. Toplum ayrım gözetmeksizin tamamını aynı kefeye koyuyor.

Böylece doğru habercilik yapma gayretinde olanlar bu taraflı yayın kurumlarına feda ediliyor. Ülkemizde gittikçe belirgin hale gelen topluma yanlış bilgi pompalayan taraflı anlayışın önüne geçilmeli. Bu da o yayın kurumlarına ilgi duymamak la sağlanır.

Bu da yeterli olmaz. Böyle kurumlar siyasilerden destek görürse yayınlarına devam eder". Bu taraflı yayın anlayış toplumun geniş kesiminde yaygın. Bunun engellenmesi gerekir.

Ne acıdır ki atasözlerimizde de böyle menfaati çağrıştıranlar vardır. Örneğin" her koyun kendi bacağından asılır." "üzümünü ye bağını sorma" suya sabuna dokunma" gibi kişisel menfaati ön plana alan özdeyişlerimiz vardır. Bunlar o ülke insanının biraz da yapısını yansıtır.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.