Değerli merhum Edirneli Tarihçimiz Osman Nuri Peremeci, 25 Haziran 1938 de yazdığı kitabında; Edirne’deki el sanatlarından bahsederek, şöyle diyor:
‘’Evet, Edirne’de bir zamanlar mücellitlik, müzehhiplik, yazıcılık, musiki, mühürkenlik, nakkaşlık gibi ince sanat erbabı bol olduğu gibi, diğer el sanatları da pek revaçta idi. İpekçilik, saraçlık, haffaflık, lülecilik, kolancılık, havluculuk, mürekkepçilik, sepetçilik, debbahlık, keçecilik, mutaflık, iğnecilik, üsküfçülük, oymacılık, marangozluk, kutuculuk, oyuncakçılık, çilingirlik, demircilik, kuyumculuk, bakırcılık, sabunculuk, şekercilik, helvacılık, mumculuk, camcılık, aynacılık gibi’’ Bu Satırlar Trakya Umumi Müfettişi Kazım Dirik’in yayınladığı ‘’Edirne Tarihi’’ kitabından aynen alınmıştır. Edirne’nin geçmişteki kültürüne ışık tutan ve şimdi de bu kültürün desteklenmesi için bu konuda görevli ve yetkili olanların tarihi belge olarak kabul edilen bu kitabı mutlaka okumaları ve unutulmuş olan bu el sanatlarımızın tekrar ele alınarak, yaşama geçirilmesi konusunda halen emek vermeye çalışanları muhakkak desteklemeleri gerekmektedir.
Halen şehrimizde en güzel el sanatlarından birisi olan çini sanatçısı emekli Güzel Sanatlar Galerisi Müdürü Nadir Adlı, bu konuda yetkililere şöyle sesleniyor:
‘’Edirne’de el sanatlarının yeniden geliştirilmesi ve bunların halkımıza öğretilmesi için halen bu işte uğraş verenleri destekleyin. Onların bu sanatları geliştirmeleri bakımından kendilerine destek verin.’’
