Şu anda ülkemiz adı konmasa da adeta savaş halinde. Dünyada savaş çoğu kez o ülkeye yakım, acı ekonomiye büyük darbe demektir.Kamuoyu olanları konusunda yeterince bilgilendirilmiyor.Sadece basın yayın organlarından olanları öğrenebiliyoruz. Ordumuz Suriye’de ülkemiz yararına hak arama peşinde. Oradaki askerlerimizi korumayı, gelecek tehlikeyi engellemeyi amaçlıyor. Şimdilik bize duyurulan özetle bu . İletişim çağındayız. Olanlar anında tüm dünyaya yayılıyor. Yabancı basın organlarına baktığımızda bu savaşın farklı bir boyutu olduğu anlatılıyor.
Bazıları ülkemizi işgalci gibi göstermeye çalışıyor. Türkiye’nin kendinden başka dostu olmadığına inanmalıyız.
Daha önceleri bizi yok sayanlar dostluklarını esirgeyenler böyle durumlarda “ Arkanızdayız” diyorlar. Bunlara inanmamak gerekir.
------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
ORADA EVLATLARI OLAN AİLELERİ DÜŞÜNELİM
Suriye bataklığında ülkemizin hakkını savunan binlerce Mehmetçiğimiz var.Onların aileleri yerine kendimizi koyalım. Böyle günlerde gözümüze uyku girer mi?
Şehit olan askerlerimiz genellikle yoksul ailelerin çocukları.
Ekonomik durumu iyi olan bastırıyor parayı askerlikten kurtuluyor.
Ülke savunması her zaman vatanı için canının feda etmeye hazır olan bu görevi layığı ile yapan askerlerimize düşüyor.
Onların ne zorluklar içinde olduklarını biz böyle rahat ortamda olan insanlar olarak göremeyiz. Bu konuda bol keseden atmak nutuk çekmek kolay. Tehlikenin nereden geleceği belirsiz bir ortamda askerlerimizin morali ne durumdadır.
Karşımızda bir düşman yok, birkaç düşmanımız, dost mu düşman mı belirsiz bir kitle var .Bu koşullarda mücadelenin ne kadar zor olduğunu gösteren dünya tarihinde çeşitli örnekler var.Ortak dileğimiz o ki, en kısa sürede bu sorun dostluk içinde ülke çıkarları zedelenmeden çözüme kavuşur.
Ülkemiz komşu ülkelerle eskiden olduğu gibi dostça ilişkilerini sürdürür.Bu ülkede Türkiye’de akrabası olan binlerce insan var.
Bu durum sorunu daha da zor duruma getiriyor.
Uzun yılları savaş meydanında geçmiş Ata’mız” Yurtta Sulh, Cihanda Sulh” sözünü boşuna söylememiş. Sınırları Emperyalist ülkelerin iradesiyle çizilen bu ülkelerin yüposono en iyi Kurtuluş Savaşı önderlerimiz biliyordu.
“Yemen Türküsü” ve benzerlerinin sözleri bunun kanıtıdır. O çöllerde bugün mezarı dahi kalmayan atalarımız var. Şehit olan Mehmetçiklerimize Allah’tan rahmet geride kalan acılı ailelere sabırlar dilerim. Tek dileğimiz bu sorunun ülkemize zarar vermeden çözüme kavuşması , şehit haberlerinin son bulması.
---------------------------
ÖĞRETMENEVİ NE OLACAK?
Edirne’de daha önceki yıllarda modern bir Öğretmenevi vardı.Öğretmenlerimiz orada bir araya gelir, sorunlarını tartışır sohbet ederler orası adeta öğretmenlerin ikinci adresi gibiydi. Eğitimciler başka illerden gelen misafirlerini orada ağırlarlardı.
Gelen misafirler için yatacak pansiyon türü yeri vardı. Aynı binada toplantıların yapılacağı salonu, yemekhanesi sosyal tesisleriyle modern bir Öğretmenevi olan bu tesis Aydın Üniversitesi tarafından verilen yıkım raporu ile yerle bir edildi.
Aradan uzun sene geçti. Yerine yenisinin yapılacağı söylendi , bu sözde kaldı. Öğretmenevi yeri şimdi araç parkı olarak kullanılıyor. Sosyal tesislerinin bulunduğu yer bir zamanlar akşamcıların yeriydi. Burada ne yapılacağı belli değil.
--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
İLÇELERDE VAR EDİRNE’DE YOK
Edirne’de öğretmenevi olmamasına karşın Uzunköprü ve Keşan’da böyle tesisler var.Öğretmenler buradan yararlanıyorlar.En çok öğretmenin bulunduğu Edirneli öğretmenler bu hizmetten mahrum. Bir ara Buçuktepe semtinde bir yerin öğretmenevi için verileceği söylendi o da gerçekleşmedi.
Öğretmenevi yapımında bugün rahmete kalmış öğretmenlerimizin maddi ve manevi çabaları oldu.
Günümüz eğitimcileri ve onların temsilcileri,yıkılan öğretmenevinin yerine yenisinin yapılması için gerekli çabayı gösterdiklerini söyleyemeyiz.
Kendi isimlerini taşıyan bir tesis için öğretmenlerimizin elbirliği ile çaba harcamaları gerekir.
İlçelerde bulunan öğretmenevinin ilde bulunmaması eğitimcilerimizi huzursuz etmiyor mu?
Bu ilgisizlik devam ederse öğretmenlerimiz evlerinin yapılmasını daha çok bekler. Bu konudan sorumlu olan ve eğitim temsilcilerine hatırlatmak istedim.
--------------------------------
BUNLARI BİLİYOR MUSUNUZ?
Kırlangıçlar seslerin böceklerden yankılanması sonucunda avlarını kısa sürede bulurlar.
Kırlangıçlar avlanmak amacıyla sürekli ses çıkarırlar.
Kırlangıçlar sürekli uçar.Uçuşları sırasında gökyüzünde gezen böcekleri avlayarak beslenirler.
Evlerde kırlangıçları yuva yapması yararlıdır. Çünkü kırlangıç yuvası olan yerde haşere, böcek ve benzerleri bulunmaz.
------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
AVRUPA GEZİSİNE ÇIKAN İLK PADİŞAH ABDÜLAZİZ HAN’DI
Tarihimizde Avrupa gezisine çıkan ilk Padişah Abdülaziz Han oldu. 21 Haziran 1867 günü Fransa İmparatoru 3. Napolyon’un çağırısı üzerine deniz yoluyla Avrupa’ya gitti.
Fransa’nın Tulon kıyı kentine çıkarak Paris’e geldi. Burada uzun süre kaldı. Uluslararası Paris sergisini gezdi. İki ülkeyi ilgilendiren konularda görüşmeler yaptı.
İngiltere Kraliçesi Viktorya’nın konuğu olarak Londra’ya da gitti.
Viyana, Budapeşte ve Rusçuk’a uğradı. 7 ağustos 1867’de ülkesine döndü. Abdülaziz'in Türk hükümdarı kişiliğiyle yurt dışına ilk kez çıkışı Türk dış ilişkileri açısından önemli bir olaydı.