Edirne Belediye Başkanı ve Millet İttifakı Edirne Belediye Başkan Adayı Recep Gürkan geçtiğimiz akşam Gölet’te vatandaşlarla bir araya geldi. Burada konuşma yapan Başkan Gürkan, geçtiğimiz günlerde yayınlanan video hakkında konuşarak, “Eğer korkum olsaydı, abdestimden şüphem olsaydı, niyetimden kaygım olsaydı; o tehdit ettikleri, şantaj yaptıkları parayı verir alırdım o kasedi. Adım kadar eminim, Allah’ta şahidimdir. Kalbimde bir gram ne korkum var, ne de kaygım.” ifadelerini kullandı.
“TELEVİZYONLARDAN HABERİMİZ OLDU”
Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan, ülkenin ekonomik durumunu değerlendirmesinin ardından geçtiğimiz günlerde yayınlanan video hakkında konuşarak, “Tabii sizin de bildiğiniz gibi korku dağları bekliyor. O kadar çok korkuyorlar ki; bakıyorlar İstanbul gitti, saldırın Ekrem İmamoğlu’na. Bakıyorlar Ankara gitti, saldır Mansur Yavaş’a. Bakıyorlar İzmir zaten yok, saldır Tunç Soyer’e. Bakıyorlar Eskişehir’i hiçbir zaman kazanma ihtimalleri yok, saldır Yılmaz Büyükerşen’e. Bugünde yeni numara, bakıyorlar Edirne’de Recep Gürkan sizlerin desteğiyle koşa koşa, uça uça gidiyor, saldır Recep Gürkan’a. Saldırdıkları ben miyim? Değilim. Saldırdıkları sizsiniz. Saldırdıkları sizin yaşam tarzınız, saldırdıkları sizin özgürlük aşkınız, saldırdıkları sizin geleceğiniz, saldırdıkları Türkiye Cumhuriyeti’nin yıkılmaz değerleri, Atatürk’ün ilke ve devrimleri. 15 Temmuz gecesi, o gün 1983’te okuldan mezun olduğumuz arkadaşlarımızla 33 yıl sonra buluştuk. Tesadüf. Yemek yedik. Trakyalıyız biz Edirneliyiz. Yaptığımızı hiçbir zaman inkar etmedik. Alkol de aldık. Oradan da arkadaşlarımızla eğlenirken bütün televizyonlar canlı yayına başladılar. Ülkede hain, şerefsizler darbe girişiminde. Bunu bütün Türkiye öğrendi. Benim de bir videomu çekmişler. Diyorum ki, 36 yıl önce yani 12 Eylül 1980’de benim yaşımdakiler, benden büyük olanlar bilirler. O gün bir sabah kalktık; her tarafta tanklar var, askerler var. Darbe olmuş. 36 yıl önceki darbeyi bir gece önceden duyan, bilen, gören var mıydı? Yok. Çünkü televizyonlar bu kadar güçlü değil, akıllı telefonlar yok, internet yok. 15 Temmuz’daki hain darbe girişimini saat 9’dan, 10’dan itibaren tüm Türkiye televizyonlardan canlı olarak izledi. Birileri oradan laf atıyor bana, ben de karşılık olarak diyorum ki, 36 yıl önce haberimiz yoktu, şimdi haberimiz var. Vay efendim.” dedi.
“50 BİN EUROYA SATMAYA ÇALIŞTI”
Başkan Gürkan, videodan Ağustos ayından beri haberi olduğunu ve kendisine şantaj yapıldığını da söyleyerek, “Ben size bir şey söyleyeyim. Benim bu video, kaset neyse aslında, geçen sene Ağustos ayından beri haberim var. Bu video kaseti bana satmaya çalıştılar, olmadı. Şantaj yaptılar, olmadı. Yapanı da gazeteciler biliyor. Kendine gazeteci diyen ama gazeteci olmayan bir üçkağıtçı, tehditçi, şantajcı. O kadar ucuz bir adam ki, Türkiye’de gelemiyor hapis cezalarından dolayı Bulgaristan’da kaçak yaşıyor. Bulgaristan makamları da ona hala Türkiye’ye iade etmedi. O da ayrı bir muamma. Bu adam beni tehdit etti, olmadı. Elindeki kasedi bana 50 bin euroya satmaya çalıştı, olmadı. Değerli hemşehrilerim bakın neler var. Ben bunu basına veririm dedi, olmadı ben takmadım. Ben bunu ulusal kanallara veririm dedi, ben yine takmadım. Dedim ki; 50 bin euro değil, zaten öyle bir param yok, 50 kuruş bile vermem. Abdestimden şüphem yok. Derler ya; Allah insanı yakışan iftiradan korusun. Bana birçok şey denilebilir, hiç itiraz etmem. Ama bana bir tek şey diyemezsiniz. Atatürk’e, Türkiye Cumhuriyeti’ne, Türk Bayrağı’na, Türk Vatanına, Türk Milletine hainlik yaptı diye kimse diyemez, adamın alnını karışlarım. Çünkü ben hayatımı Atatürk’ün yolunda geçirmiş birisiyim. Çünkü ben, bu toprakları korumak için Balkanlarda mezar yeri belli olmadan yatanların torunuyum. O yüzden kimse beni tehdit edemez, şantaj yapamaz. Alnım açık, başım dik. Hepinizin yüzüne gururla bakıyorum.” ifadelerini kullandı.
“NE KORKUM VAR NE DE KAYGIM”
‘Edirne seninle gurur duyuyor.’ tezahüratlarının yapılması üzerine, ‘Ben sizinle, sizin hemşehriniz olmakla gurur duyuyorum.’ diyen Başkan Gürkan konuşmasına şu şekilde devam etti: “Eğer korkum olsaydı, abdestimden şüphem olsaydı, niyetimden kaygım olsaydı; o tehdit ettikleri, şantaj yaptıkları parayı verir alırdım o kasedi. Adım kadar eminim, Allah’ta şahidimdir. Kalbimde bir gram ne korkum var, ne de kaygım. Ben bu büyük Türk Milletinin onurlu, namuslu bir ferdiyim. Böyle yaşadım, böyle yaşayacağım, böyle de öleceğim. Arkadaşlarım bakıyorlar televizyonlara. Televizyonda bir sunucu bangır bangır bana, ‘CHP’li Başkan şunu demiş, bunu demiş’ diyor. Aynı sunucunun adını internette arattınız mı şöyle bir haber çıkıyor. Kendisi de zaten programda söylüyor. Orada, ‘Benim için diyorlar ki diyor, hizmet hareketine, Fethullah Gülen hocaefendiye laf söylemişim. Haşa diyor. Ben ona her zaman destek olmuşumdur.’ Şimdi aynı adam bunu yapıyor. O Persilvanya’daki şahsiyetsizi, kansızı, şerefsizi ülkenin başına bela edenler bugün kripto fetöcüler olarak karşı taraftan oynuyorlar ama bu Edirne’de de, Türkiye’de de tutmaz arkadaşlar. Millet yemiyor bunları, yemeyecek de. Elbette saldırdıkları ben değilim. Saldırdıkları, Ekrem İmamoğlu, Mansur Yavaş, Yılmaz Büyükerşen, Tunç Soyer, Özcan Işıklar değil. Saldırdıkları bizim anlayışımız, saldırdıkları bir türlü ele geçiremediği Cumhuriyetçi, aydın, laik, Atatürkçü insanların kentleri. Bunu ele geçirmek istiyorlar. Buna sahip olmak istiyorlar. Kavga burada, kavga bu. Zannediyorlar ki; böyle yaparsak Edirne’yi alırız. Alamazsınız, alamayacaksınız. Edirne, Dünya durdukça Atatürkçülerin kalesi olacak. Dünya durdukça Edirne, Cumhuriyetçilerin kalesi olacak, devrimcilerin kalesi olacak, CHP’nin kalesi olacak.”
“BU BORULARDAN SU İÇİRDİLER”
Başkan Gürkan altyapı çalışmalarının başladığı Kocasinan Mahallesi’nden çıkarılan borulardan birini göstererek devam ettiği konuşmasında, “Bize bu çamurları atanlar var ya, 20 yıl bu koltuklarda oturdular. Çiçekler yaptılar, yeşillikler yaptılar. Ama tam 20 yıl şu borulardan su içirdiler Edirne’ye. Şimdi Recep Gürkan’a neden saldırıyorlar biliyor musunuz? Recep Gürkan şehrin altyapısını başlattığı için, bu boruları değiştireceği için saldırıyorlar. Aman Recep Gürkan bunları yapmasın, başarılı olmasın diye saldırıyorlar. Bunlar altyapısını değiştirdiğimiz Kocasinan Mahallesi’nden çıkan borular. Zaman zaman bana sosyal medyadan, Başkanım çamurlu su akıyor, diye yazıyorsunuz. İşte çamur bundan kaynaklanıyor. Edirneliler sarraftır. Neyin ne olduğunu, neyin ne kadar olduğunu, ne kadar ettiğini bilirler. Edirnelilerin Cumhuriyet ve Atatürk aşkını hiçbir şey yapmadan istismar ederek yıllarca koltuklarda kaldılar. Şimdi bir başkaları da, videosu var falan diyor. 2012’de, 2013’te 658 yıldır Türkiye’nin gururu olan Kırkpınar güreşlerinin yapıldığı Kırkpınar Stadı’nda siz hain Fetöcülerle Türkçe Olimpiyatları yapmadınız mı? Hepiniz gitmediniz mi oraya? Orada değil miydiniz hepiniz? O zaman da mı Recep Gürkan belediye başkanıydı. Bakın o zaman Recep Gürkan sizin oylarınızla Milletvekiliydi. Fetönün Kırkpınar Er Meydanı’nı tahsis ettikleri Türkçe Olimpiyatlarına o dönemin il protokolünden gitmeyen ki kişi var. Biri CHP Edirne Milletvekili Recep Gürkan, diğeri CHP Edirne Milletvekili Kemal Değirmendereli. Bugün bu bağıranların hepsi oradaydı. O dönemin belediye başkanı da oradaydı, milletvekili de, bakanı da, il başkanı da orada. Alkışlamaktan elleri kopuyordu. Kırkpınar Er Meydanı’ndan Persilvanya’ya selam gönderiyorlardı. Gel artık özledik, diyorlardı.” dedi.
Kerem Filiz
