‘ÖNCE KÜÇÜĞÜ DÜŞÜN’

Yeni Dönemde Finans Yönetimi toplantısında konuşan EDSİAD Başkanı İsmet Açıkgöz,” Ekonomimizin can damarı KOBİ’lerimiz büyürse, ülkemiz büyüyor. Tahsilat güçlüğü ile ilgili problemlerin KOBİ’lerde finansal krize sebep olmasını engellemek amacıyla, Avrupa Birliği’nin KOBİ politikaları içerisinde yer alan ‘önce küçüğü düşün ilkesi’ çerçevesinde önlemler alınması ülkemizin küresel rekabet gücüne de sağlam bir destek olacaktır.” dedi.

‘ÖNCE KÜÇÜĞÜ DÜŞÜN’

Yeni Dönemde Finans Yönetimi toplantısında konuşan EDSİAD Başkanı İsmet Açıkgöz,” Ekonomimizin can damarı KOBİ’lerimiz büyürse, ülkemiz büyüyor. Tahsilat güçlüğü ile ilgili problemlerin KOBİ’lerde finansal krize sebep olmasını engellemek amacıyla, Avrupa Birliği’nin KOBİ politikaları içerisinde yer alan ‘önce küçüğü düşün ilkesi’ çerçevesinde önlemler alınması ülkemizin küresel rekabet gücüne de sağlam bir destek olacaktır.” dedi.

Emre SEDEF
Emre SEDEF
07 Aralık 2018 Cuma 08:58
‘ÖNCE KÜÇÜĞÜ DÜŞÜN’


Edirne Sanayici ve İş Adamları Derneği tarafından Yeni Dönemde Finans Yönetimi konulu toplantı Edirne’de bulunan bir otelde gerçekleştirildi. Ma2 Danışmanlık Firması tarafından bu konuda sunum yapılan toplantıda konuşan EDSİAD Yönetim Kurulu Başkanı İsmet Açıkgöz, küçük ve orta ölçekli işletmelerin ülkenin can damarı olduğunu söyledi. Bu işletmelerin yaşadığı zorluklara değinen Açıkgöz, çözüm yolu konusunda da öneriler sundu.
“KOBİ’LERİMİZ BÜYÜRSE, ÜLKEMİZ BÜYÜYOR”
Edirne Sanayici ve İş Adamları Derneği Başkanı İsmet Açıkgöz, burada yapmış olduğu konuşmada, küçük ve orta büyüklükteki işletmelerin ekonominin can damarı olduğunu belirterek, “KOBİ’lerimiz ve Anadolu iş dünyası nakit sıkışıklığı ve tahsilat sorunları yaşamaktadır. Alacağını tahsil edemeyen küçük işletmelerimiz kapanma noktasına gelmiştir. Ekonomimizin can damarı KOBİ’lerimiz büyürse, ülkemiz büyüyor. Ekonomide kalkınma odaklı bir model yaratmak, yüksek katma değerli üretim ve ihracatımızı arttırmak istiyorsak; KOBİ’lerimizin rekabet gücünü arttıran önlemleri almak zorundayız. KOBİ’lerin finansmana erişimde orta ve büyük ölçekli firmalara göre her zaman daha dezavantajlı olduğu göz önüne alındığında, finansman kaynaklarının pahalandığı ve azaldığı dönemlerde işler KOBİ’ler için daha da zorlaşmaktadır.” dedi.
“ÖNCE KÜÇÜĞÜ DÜŞÜN”
Başkan Açıkgöz, ‘önce küçüğü düşün ilkesi kapsamında önlemler alınmasının ülkemizin rekabet gücüne sağlam destek olacağını ifade ederek, “Tahsilat güçlüğü ile ilgili problemlerin KOBİ’lerde finansal krize sebep olmasını engellemek amacıyla, Avrupa Birliği’nin KOBİ politikaları içerisinde yer alan ‘önce küçüğü düşün ilkesi’ çerçevesinde önlemler alınması ülkemizin küresel rekabet gücüne de sağlam bir destek olacaktır.‘Türkiye’de KOBİ’lerin ‘Geleceğin büyük firmaları’ olmalarının önündeki en büyük engel işi kaybetmemek adına alacaklarını zamanında alamamalarına itiraz edememeleridir. TTK’nın 1530. Maddesi AB’nin Geç Ödeme Direktifi ile benzer bir mantıkla çıkarılmış olsa da kanunun çıkış ve uygulama aşamasındaki bazı aksaklık ve eksiklikler göze çarpmaktadır. TKK’daki 1530. Madde ile AB Geç Ödeme Direktifi arasındaki en önemli fark, Türkiye’deki kanunun kamu kurumları ve belediyeleri kapsamamasıdır. Kanunun ilk teklif metninde kamu kurumları ve belediyeler bu kanuna dahilken, mecliste kanunlaşma aşamasında bu kurumlar kapsam dışında tutulmuştur. Belediyelerin KOBİ’lere ödemelerinin 2 seneyi aşan vadelerde yapıldığının örnekleri görüyoruz.” şeklinde konuştu.
SORUNLARIN ÇÖZÜM ÖNERİLERİ
EDSİAD Yönetim Kurulu adına konuşan Başkan Açıkgöz, KOBİ’lerin yaşamış olduğu sorunlarla ilgili olarak önerilerini şu şekilde sıraladı:  
“1- Ekonomilerin KOBİ düzeyinde yarıştıkları bir dönemde, ödeme gecikmelerinin diğer ülkelere göre uzun olması, Türkiye KOBİ’lerinin rekabetçiliği olumsuz etkilemektedir. Türk Ticaret Kanunu’nun 1530’uncu Maddesinin 5. Ve 8. Fıkralarında yer alan, büyük şirketler tarafından KOBİ’lere yapılacak ödemelerin 60 günü aşmamasına yönelik uygulamadaki aksaklık ve eksiklikler; Avrupa’daki Geç Ödemeler Direktifi doğrultusunda giderilmelidir. Türkiye’de 60 gün olan ödeme süresi, AB’de olduğu gibi 30 güne düşürülmelidir.
2- Ticari alacak sigortasına ilişkin devlet destekli sistem fiilen de işler hale getirilmeli; sigorta şirketlerinin KOBİ’lere önyargılı bakış açısının değiştirilmesi için sigorta şirketlerine yönelik teşvik edici önlemler geliştirilmelidir.
3- Ülkemizde faaliyet gösteren halka açık şirketler, sene sonu yayımlanan bilançolarına KOBİ’lere yapılan ödemelerin ortalama vadesini de ekleyerek, hizmet aldıkları KOBİ’lere yönelik bu sorumlu davranışlarını bir sosyal fayda unsuru olarak kamu ile paylaşabilir.
4- İşletmeler arası uyuşmazlıkların mahkemede çözülmesi yerine mahkemeye gitmekten daha uygun maliyetli ve hızlı olan arabulucu sisteminin devreye girmesi ve KOBİ’ler için arabuluculuk ücretlerinin en aza indirgenmesi önerilmektedir.”

Açıkgöz’ün konuşmasının ardından Ma2 Danışmanlık Firması’ndan Tankut Soydan, katılımcılara Yeni Dönemde Finans Yönetimi sunumu yaptı.

Kerem Filiz

 

Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.