Köpekler, insanların en sadık dostlarıdır. Köpek kadar sahibine sadakatli bir başka hayvan gösterilmemiştir.

15 yaşına kadar Karaağaç Ovalarında kuzu otlattım, sığır güttüm. O dönemde yanımda hep adını “Hector” diye çağırdığım alaca bir köpeğim vardı.

Onca yılın arkadaşlığından sonra; çok soğuk ve karlı bir kış gününde aniden ortadan kayboldu. Akıbetini de ne yazık ki öğrenemedim.

Köpekler, sahibine sadakatlidirler. Fakat tanımadıklarına karşı da saldırgan olan yaratıklardır.

Karaağaç da birlikte çelik-çomak oynadığımız arkadaşımın evine gitmiştik. Arkadaşımın bütün korumasına karşılık köpeği beni ayağımdan ısırmıştı.

Gerçekten çok korkmuştum. Çünkü ilkokul öğretmenimiz bize; kedi ve köpeklerin kuduz mikrobu taşıyor olabileceklerini anlatıyordu.

Ancak 1950’li yıllarda kim beni alıp hastaneye götürecek ve kuduz aşısı yaptıracaktı?

Eve gittiğimde anneciğim Penbe Hanım mayaladığı ekmek hamurundan bir kısım alarak yaranın üzerine yapıştırdı ve sarmaladı.

 O zamanın kedi ve köpek ısırmalarına karşı en etkili ilacı; ekşimiş ekmek hamuru imiş. Sonuçta köpeğin ısırdığı yara iyi olmuştu. Fakat o günden sonra bende çok büyük bir köpek fobisi oluştu.

Gelin görün ki; kader beni adam boyu büyüklüğünde köpeklerin koşuştuğu Konya Bozkırına ve Mardin Dağlarına sürüklemişti. Oralarda öğretmenlik yaparken köyden köye ya da köyden şehre yolculuklarımda hep köpeklerle savaşmışımdır.

Dün Saraçlar Caddesi’nin Balık Pazarı Caddesi ile kesiştiği noktada; 8-10 kadar köpek yüksek frekansta sesler çıkararak kavgaya tutuşmuşlardı. Yoğun kalabalığın arasında oluşan bu kavga büyük bir panik havası yarattı.

Evet, köpekler aşılıydılar, kısırlaştırılmışlardı ve kulaklarında kontrol damgaları vardı. Bütün bunlara karşılık insanlar, korkularını ve rahatsızlıklarını ifade eden hareketlerin içinde oldular. Sözü şuraya getirmek istiyorum:

Köpekleri seviyoruz. Yüce Allah’ın yarattığı bütün canlıları O’nun hatırına seviyoruz.

Ancak köpek mahlukatının, titiz kontrol mekanizmasına karşın yine de aşırı ölçüde çoğalmaları dikkat çekicidir.

Bu nedenle belediyelerin ve hatta ülkeye hükümet eden iktidarın da köpeklerin aşırı çoğalmasını önleyici politikaları olmalıdır.

Bilmem olur mu?

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.