Bakıyoruz, medyada boy gösteren ekran aşıkları her şeyin uzmanı gibi, bilmedikleri konu yok.
Her alanda ahkam kesiyorlar. "bana göre" diye söze başlayıp hiç ilgisi, bilgisi olmayan konular hakkında biliyor havası yaratmak istiyorlar.
Her akşam TV kanallarını da turlayan ekran koliklerden halk bıktı usandı. Bu arada onların gerçekle bağdaşmayan sözlerini gerçek kabul edip onun yanına bir de kendi palavralarını katarak halk arasında siyaset tüccarlığına soyunanların da var.
Sorunlara at gözlüğü ile yaklaşıp fikir beyan eden medyadaki ekran bülbülleri sayesinde bu anlayış halk arasında daha da çoğaldı.
Bakıyoruz, özellikle siyaset alanında her kafadan farklı sesler
çıkıyor. Özellikle sosyal de demokratlar arasında kendi partisi için farklı fikir üretenler daha çok.
Bazıları eski politikacı olduklarını ileri sürüp bugüne kadar çeşitli evrelerden geçtikleri için gözünün daha üst makamlarda olduğunu belirtmek istiyor.
Özellikle seçim öncesi kendini pazarlamak isteyip üst makamlara göz kırpan siyaset anlayışı her partililer arasında moda oldu.
Kimi arkasına, kimi makamına, bazıları parasına güvenerek siyasette üst makama ulaşmak istiyor.
Siyaset o kadar cazip hale geldi ki, birine bir başka mesleği yapar mısın dendiğinde "o işi bilmem" diye geri çevirebilir. Siyasette bir makama gelmek için öyle bir kıstas yok. Ülkemizin belki de kaderini etkileyebilecek bir seçim öncesi siyasi birikimi olmasa da bakıyorum meclis aşıkları çığ gibi büyüyor. Biraz çevresi olanlar onları da devreye sokarak kendine zemin hazırlamaya çalışıyor. Seçim yaklaştıkça koltuk meraklılar daha da artacak. Onu da bekleyip Göreceğiz.
TATİLDEYİM. BİR SÜRE KÖŞE YAZILARIMA ARA VERİYORUM
