Edirne’nin yıllardır ihmal edilen alt yapısının tamamlanmasıyla önemli bir hizmet yerine getirilecek.
Bu görev yerine getirilirken birçok haksızlık, yanlış çalışmalar da oluyor.
Onun için bu işi yapan yüklenici firma belediye ekiplerince daha sıkı denetlenmeli. Altyapıdaki bu eksikler yağmur yağdığı zaman daha net bir şeklide ortaya çıkıyor.
“Çalışmalar bitti” denilen yerlerdeki yollarda bazen çökmeler oluyor. Bu hizmetin gerekli şekilde yapılmadığının göstergesi değil midir.?
Bir de alt yapı yapılan yolların çevresinde yoldan sökülen malzemelerin ve diğer atıkların biriktiği temizlenmediği dikkat çekiyor.
Bu durum vatandaşların dikkatini çekmiş.
Şikayetleri şu;” İlimizde alt yapı çalışmalarını olduğu yerlerde yolların çevresinde çalışmalar sırasında sökülen parke taşların ve diğer çalışma atıkları birikmiş durumda.Çalışmaların yapıldığı yollar kontrol edildiğinde bunları görmek mümkün.
Bunların çoğu belediyemizin tekrar başka yerlerde kullanabileceği ihtiyacı ürünler. Bunların yol çevresinde çirkinlik yaratmasının ötesinde geri kalan bu yolların yapımında kullanılacak ürünlerin belediye ekiplerince işin bitiminde toplanması gerektiği halde öyle yol çevresinde birikmiş durumda.
Bu görüntüler belediye ekiplerine bildirilmesine rağmen gereken yapılmadı .Belediye Başkanının bu konura her zaman haberi olmayabilir.Belediye personelinin böyle meselelerde duyarlı olması gerekir.
----------------
HALK TARAFINDAN DUYURULMUŞ
Belediye meclisi görevlilerinin yaptıkları kahve ziyaretlerinde bu ve benzeri konular kendilerine iletiliyor.Bunun yanda belediyenin çalışmalarındaki eksiklikler de kendilerine sorulduğunda bu sorularda sıkıştıkları zaman “ Ben siyasi değilim” şeklinde yanıt verilmesi bir anlamda sorumluluktan kaçmak anlamına gelmez mi.?
Belediyede sorumluluk alanın görev üstlenenin bir de siyasi sorumluluğu vardır. Sonunda fatura oraya çıkar. Çünkü onları oraya siyasi partiler getirmiştir.
Görevli olanlar bunu yeri geldiğinde siyasi görüşlerini de savunmaktan çekinmemelidir.
Nitekim bir belediye meclis yetkilisinin yaptığı kahve ziyaretinde vatandaşlara karşı kullandığı “ Ben siyasi değilim” sözü CHP’ye oy veren partililer tarafından yadırganmıştır.
Belediyede sorumluluk alanlar sözlerini dikkatli kullanmalı sözlerin nereye varacağını bilmeli.
Vatandaşlarımız da belediyeyi ulu orta eleştirmek yerine yeri geldiğinde çözüm önerilerini de sunmalı.Görevini savsaklayan belediye personeli varsa onu da ilgili yerlere iletmeli .
Bu belediyenin daha sağlıklı çalışmasını sağlar.Başkanın da vatandaşlardan gelen şikayetler konusunda duyarlı olduğunu biliyoruz.Daha önce de belirttiğim gibi yolların çevresindeki altyapı atıkları görevlendirilecek belediye elemanları tarafından temizlenmesi lazım. Bunlar güzel kentimize çirkin görüntü veriyor”
Vatandaşların bana ilettiği yakınması bu .Belediye Başkanı Recep Gürkan ‘da yolları kontrol ettiğinde buna tanık olacaktır.
------------------------------------
BİR TURİZM KENTİNDE HERKES HİZMETE ORTAK OLMALI
Edirne’nin kalkınmasında en güvenli yolun turizm olduğu tartışılmaz, böyle olunca tüm halkımıza görev düşüyor.
Bu alanda yapılacak görevi “ Bana ne beni ilgilendirmez” diye geri çeviremeyiz. Turizmde gelişen yöreler ancak bu hizmeti tüm halkın benimsemesiyle başarmışlardır.
Urfa’ya gittiğinizde ilkokul çağındaki çocuklar, üstelik çat pat yabancı dili kullanarak kendi yörelerini tanıttıklarına şahit olursunuz. Güzel ve tarihi Edirne’mizin tanıtımı için de böyle halkın tümünün benimseyeceği yönteme ihtiyaç var.
Bu kentte ikamet edip kendi ilini gammazlayan kötü göstermeye çalışan kişilerle bu il turizm kenti olamaz. Önce bu sakat görüşten kurtulmamız lazım.
Bu ilde huzur içinde yaşam süren herkes Edirne’nin tanıtımına da katkı yapmalı.
----------------------------------
FIKRA
BALIK KAFASI
Salomon trende seyahat ediyordu..Kompartımanda karşısında bir Polonyalı oturuyordu.Polonyalı Salomonun devamlı balık yediğini kafalarını ise ayırdığını gördü.Bir süre sonra ikisi arsında dostluk kuruldu.ahbaplı etmeye başladılar.
Polonyalı:”nasıl oluyor da siz Yahudileri her alanda başarılı oluyorsunuz?”
Salomon;
“Balık yiyoruz, bilhassa balığın kafasını yiyoruz.” Polonyalı bir süre düşünüp şu cevabı verdi;
“Öyleyse şu ayırdığın kafaları bana sat ”dedi.
Salomon;
“ Memnuniyetle fakat bir balık kafası 5 Zolti,”Polonya parası” dedi.
Polonyalı kafa sayısı kadar parayı sayıp hepsini aldı.Sonra da yemeğe koyuldu.biraz sonra kendine geldi.
“Yahu sen bir balığın kafasını 5 Zoltiye sattın ,aslında bunun bir kilosu ancak bu kadar eder.benden çok para aldın”der
Salomon şöyle cevap verir;
“Bak gördün mü balık kafaları tesir etmeye başlamış”