Tekirdağ’ın Marmara Ereğlisi ilçesinde bulunan 3 okuldaki Atatürk heykeline henüz kimliği belirlenemeyen kişi ya da kişiler tarafından hakaret içerikli yazılar yazıldı, boyalarla zarar verildi. Okulun duvarına da Atatürk aleyhine yazılar yazıldığı gözlemlenirken; saldırıyı yapan kişiler tarafından bıraktığı öngörülen mektubun içeriğinde de Atatürk ‘e hakaret içeren sözler kullanıldı. Çirkin saldırıya birçok kesimden sert tepkiler gelirken; Atatürkçü Düşünce Derneği Edirne Şubesi Yönetim Kurulu Üyeleri de basın açıklaması yaparak tepkilerini dile getirdiler.
“EZAN OKUNUYORSA; BUNU ATATÜRK’E BORÇLUYUZ”
Edirne Atatürkçü Düşünce Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Celil Özcan, Atatürk’ün dine büyük hizmetlerinin olduğunu söyleyerek, “Atatürk’ün hatırasına, Atatürk’e yapılan bu çirkin saldırıyı şiddetle kınıyoruz. Atatürk bizim ülkemizi kurtardı, Türkiye Cumhuriyetini kurdu. Biz şu anda burada özgürce yaşıyorsak bunu Atatürk’e borçluyuz. Bugün ezan okunuyorsa biz bunu Atatürk’e borçluyuz. Atatürk olmasaydı şu an Edirne’de ezan okunmuyordu. Atatürk’e biz dine son 100 yüz en fazla hizmet eden diyoruz. Sadece ezanın okunmasını sağlamadı, Kuran’ın emrini de yerine getirdi. Kuran-ı Kerim’in emri; oku ama anlayarak yavaş yavaş oku. Atatürk de Kuran’ın anlaşılması için uğraştı. Din istismarı olmasın diye uğraştı. Atatürk putlara karşıydı, din istismarı ile dünyalık elde edilmesine karşıydı. Atatürk İslam dininin tam anlaşılmasını, öze dönüş projesi ile Türkiye’de tam olarak yaşanmasını istedi. Biz Kuran’ı anlayabiliyorsak; Atatürk’ün Kuran’ı Kerim’i Türkçeye meal ettirmesi nedeniyle anlıyoruz. Din görevlilerinin de özellikle Kuran’ın anlaşılması için çalışması lazım. Din istismarı yapılarak; Atatürk’ün heykeli putmuş gibi gösterilerek insanların kafası karıştırılmaması lazım.” dedi.
“KİMSE ATATÜRK BÜSTLERİNE ÇAPUT BAĞLAYIP DİLEK DİLEMİYOR”
Özcan, kimsenin Atatürk büstlerini ilahi bir nesne olarak görmediğinin altını çizerek, “Put Allah’ın yerine konularak bir dilek dilenen nesnelerdir. Kimse gidip Atatürk’ün Anıtı’na çaput bağlayıp dilek dilemiyor. İlahi bir özellik atfetmiyor. Allah ile Peygamber ile Atatürk’ü kıyaslıyorlar. Atatürk bir devlet yöneticisi. Allah ile Peygamber ile Atatürk’ü kıyaslayamazsınız. Biz Atatürk’ün Anıtı’na gidip burada olduğumuz, bu ülkeyi bize armağan ettiği için minnet ediyoruz. Biz Atatürk Anıtı’na gidip çaput bağlayıp dilek dilemiyoruz. Bunu yapan arkadaşımız büyük ihtimale bilmiyor, kafası karıştırılmış ve şöyle yazmış; ‘Atatürk put, putperest, kafir, Atatürkçülük putperestliktir, Allah puta tapmayı yasakladı’ Evet dinimiz puta tapmayı yasakladı ama heykel yasaktır diye bir ayet var mı. Atatürk büstünün ilahi bir özelliği var mı? Öyle bir durum yok. Varmış gibi göstermeye çalışıyorlar. Atatürk büstlerini ilahi bir nesne gibi gösterip hedef saptırmaya çalışıyorlar. Özellikle din üzerinden dünyalık elde edenler, din istismarı yapanlar, Kuran’ı Kerim’in anlaşılmasını istemiyorlar.” ifadelerini kullandı.
“BU OYUNA GELMEYECEĞİZ!”
Söz konusu saldırıların iç karışıklık çıkartmaya yönelik olduğunu belirten Özcan, “Ülkemizin en çağdaş, aydınlık ve Atatürkçü yerleşimlerinden biri olan Marmara Ereğlisi’nde bir günde üç farklı okulda bulunan Atatürk büstlerine yapılan saldırıyı kınıyoruz. Fakat ne yazık ki, bu saldırılara şaşırmadığımızı da duyurmak istiyoruz. Hatta bu oyunun farklı şekillerde, ülkemizin başka şehirlerinde de artarak süreceğini öngörüyoruz. Bu organize saldırıların din kisvesi altında yapılması ve yazılanlar hedef şaşırtmaya, halkımızı kışkırtmaya ve iç huzursuzluklar çıkartmaya yönelik olduğunu düşünüyoruz. Nice şehitler vererek ülkemizin İstiklalini, bağımsızlığını sağlayan, halkımızın büyük bir çoğunluğunun minnet duyduğu, ardından rahmet duaları okuduğu önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e yürekten bağlı olduğunu biliyoruz. Ülkemizi daha önce sağcı-solcu, alevi-sünni diye parçalamaya çalışan kardeşi kardeşe kırdıran zihniyetin yeni oyunu, Müslüman-Atatürkçü çatışması yaratmaya çalışmaktır. Bu oyuna gelmeyeceğimizi din, dil, ırk, mezhep ayrımı yapmadan, geçmişte olduğu gibi, bugün de emperyalizmin ve maşalarının oyunlarını boşa çıkaracağımızı duyuruyoruz. Bu olayların bir silsilenin parçası olduğunu da görüyoruz. Atatürk’ün adını silmeye çalışanların, madalyalardan resmini kaldıranların, kadınlarımızın haklarını geliştirecek ve onları koruyacak sözleşmeleri feshedenlerin, Medeni Kanun’a saldıranların, uluslararası anlaşmalardan vazgeçilebileceğini söyleyenlerin, hilafet çağrısı yapanlara göz yumanların bu karanlık güçleri cesaretlendirdiğini ve harekete geçmelerinde etkili olduğunu düşünüyoruz. Cumhuriyet Savcılarını ve İçişleri Bakanlığını bu suçu işleyenler için derhal harekete geçmeye, yapanları, azmettirenleri bulmaya ve ilgili kanun hükmünce cezalandırmaya çağırıyoruz. Ve diyoruz ki, O’nun kurduğu Türkiye Cumhuriyeti’nden Mustafa Kemal Atatürk’ün adını, izini kimse silemez. Çünkü biz buradayız.” şeklinde konuştu.
Kerem Filiz
