SINIRA 'ÖZEL HAREKAT!'

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu dün Edirne’ye gelerek Pazarkule başta olmak üzere 200 kilometrelik sınır hattında helikopterle incelemelerde bulundu. Edirne Valiliği’nde basın toplantısı düzenleyen Bakan Soylu, Yunanistan tarafındaki göçmenlerin geri itilmesiyle ilgili de tedbir aldıklarını belirterek, “Tam donanımlı bin Özel Harekat Polisini, geri itmeleri engellemek amacıyla Meriç'in tüm sınır sistemine getirdik.” dedi.

SINIRA 'ÖZEL HAREKAT!'

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu dün Edirne’ye gelerek Pazarkule başta olmak üzere 200 kilometrelik sınır hattında helikopterle incelemelerde bulundu. Edirne Valiliği’nde basın toplantısı düzenleyen Bakan Soylu, Yunanistan tarafındaki göçmenlerin geri itilmesiyle ilgili de tedbir aldıklarını belirterek, “Tam donanımlı bin Özel Harekat Polisini, geri itmeleri engellemek amacıyla Meriç'in tüm sınır sistemine getirdik.” dedi.

Emre SEDEF
Emre SEDEF
06 Mart 2020 Cuma 06:35
SINIRA 'ÖZEL HAREKAT!'

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, göçmenlerle ilgili incelemelerde bulunmak üzere dün Edirne’ye geldi. Başta Pazarkule Sınır Kapısı olmak üzere 200 kilometrelik sınır hattında incelemeler yapan Bakan Soylu, Edirne Valiliği’nde basın toplantısı düzenleyerek gözlemlerini kamuoyuyla paylaştı. Helikopterle yaptığı incelemede sınır hattından geçenleri rahatlıkla gördüğünü belirten Bakan Soylu, Yunanistan tarafından göçmenlerin geri itilmesiyle ilgili de tedbir aldıklarını ve sınır hattına tam donanımlı bin özel harekat polisi yerleştirdiklerini ifade etti.

“BİZ MUTABAKATA SAHİP ÇIKTIK”

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, burada yaptığı basın açıklamasında, “Bu sabah erken saatlerde Çorlu Havalimanı'na geldik ve orada helikopterle Enez ve bütün Meriç Nehri boyunca Edirne ve Pazarkule Sınır Kapısı'na kadar bütün sınır hattını kontrol ederek arkadaşlarımızla birlikte değerlendirme yaparak havadan helikopterle geldik. Pazarkule'de kapının açılmasını bekleyen 4-5 bin kişilik topluluğu gördük. Sayın Cumhurbaşkanımızın hem kendi kamuoyunu hem de dünya kamuoyuna ifade ettiği gibi; biz artık buradan Yunanistan'a ve Avrupa'ya geçecek göçmenlerle ilgili bir engelleme ortaya koymuyoruz. Gelen gelir, geçen de geçer. Türkiye yaklaşık 9 yıldır Dünya'nın sessiz kaldığı bir insani trajediye sahip çıktı ve milletiyle, devletiyle yine kendini medeni olarak atfeden ülkelerin, üzülerek ifade ediyorum ki; buna sırtını dönmesine rağmen tüm kendi imkan ve kaynaklarıyla sahip çıktı. En nihayetinde bu göç meselesi çok artınca 18 Mart mutabakatı yapıldı 2016'da. Biz 18 Mart mutabakatının her umdesine, ülke olarak da, millet olarak da sahip çıktık ve yerine getirdik, günde 9 bin 700 kişinin Yunanistan adalarına geçtiği bir zaman diliminden buraya geliyoruz. 1 yılda 850 bin kişinin geçtiği bir zaman diliminden buraya geliyoruz. Ve Türkiye'de geçen yıl sadece 454 bin kaçak göçmen yakalandı. Edirne'de 2019 Ocak'tan bu tarihe kadar toplam Ocak ve Şubat ayları da dahil olmak üzere yaklaşık 140 bin kaçak göçmen yakalandı. 103 bin insanı, ikna ederek memleketine geri gönderdik. Dünya'nın hiçbir ülkesi, Amerika dahil, Avrupa dahil, bizden çok daha fazla gelişmiş, kişi başı gelir seviyesine sahip zengin ülkelerin hiçbiri bu kadar bir yükü taşıyamaz, bu kadar kaçak göçmenle mücadele edebilme kabiliyetine sahip değildir.” dedi.

“AVRUPA BUGÜNE KADAR İNSANİ İMTİHANI GEÇEMEDİ”

Bakan Soylu, Türkiye’de 4 milyon sığınmacının olduğunu vurgulayarak, “Türkiye'de 4 milyon sığınmacı var. Dünya'da sığınmacının en çok olduğu ülke Türkiye'dir. Bunu, Türkiye'nin sırtını sıvazlayarak, 'Aman siz bunu en iyi şekilde yaparsınız' diyerek bir vesileyle bir tarafa bırakabilmek mümkün değildir. Avrupa'nın da bugüne kadar yaptığı budur. Avrupa ne bugüne kadar insani imtihanı geçebilmiştir, ne de şu anda yaklaşık 5 - 6 gündür bütün Türkiye'nin ve Dünya'nın gördüğü Avrupa'nın da dezenforme etmeye çalıştığı yanlış ve yalan bilgiler ortaya çalıştığı, Yunanistan'ın yanlış ve yalan bilgiler ortaya koymaya çalıştığı süreç bize göstermiştir ki; kendi çıkarları insanlıktan önemlidir. Bu son derece sınıfta kalınan bir sınav olmuştur. 3 kişinin ölümüne sebebiyet verdiler. 1978 model gaz fişeğini insanların üzerine sıkmak suretiyle kullandılar. Bunu yapan Yunan tarafıdır. Ama bu şımarıklığı elde ettiği taraf da bilinmesi gerekir ki Avrupa'dır. Buradan Frontex'i şikayet ediyorum. Frontex'in yapması gereken bu konulardaki tespitleri ortaya koymak ve bu değerlendirmeleri gerçekleştirmektir. Fakat Frontex, maalesef bir kolluk kuvveti olarak çalışmaktadır. Hepimizin ortak olarak bulunduğu ve görevlerini yapması gereken bir teşkilattır, ama şu ana kadar 164 insanı yaraladılar, birçok insanın sığınma hakkını ortadan kaldırıp Türkiye'ye itmeye çalıştılar tekrar. Buradan geçen insanların oradan yakalanıp bir kısmını, şu ana kadar 4 bin 900'ünü Türkiye'ye geri itmeye çalıştılar. En büyük ihlallerden birisi budur. Bu ihlale ne Frontex, ne Avrupa Birliği ses çıkarmaktadır. Yani sığınma hakkını ortadan kaldıran bu ihlale ve bu insan hakları ihlaline, uluslararası göç kurallarına aykırı olan bu ihlale hiç kimse ses çıkarmamaktadır.” ifadelerini kullandı.  

“GEÇEN YIL 7 BİN 300 FETÖ’CÜYÜ SEVE SEVE ALDILAR”

Yunanistan’ın geçtiğimiz yıllarda FETÖ’cüleri almasına da değinen Bakan Soylu, “Geçen yıl 7 bin 300 tane FETÖ'cüyü seve seve aldılar, bir önceki yıl 7 bin 600 tane FETÖ'cüyü seve seve aldılar. Bu sadece Yunanistan'ın kararı değil, Avrupa'nın ortak kararıdır. Bu çok net ve açıktır. Buna en ufak bir ses çıkarmayanlar, bugün tüm insani hakkıyla beraber burada sığınma talep edenlere insani kuralların tamamen dışında davranmaktadır. Ne demektir? Sen çiftçilere av tüfeği vereceksin, masum insanların av tüfeğiyle birlikte saldıracaksın. Ne demektir? Yunan medyası, Yunan bakanları ve makamları yalan üzerine yalan konuşmaktadırlar. Biz niye karşı tarafa gaz sıkalım? Biz insanlar, eğer karşı tarafa geçmek istiyorlarsa ‘buyurun geçin, biz engellemiyoruz’ diyoruz. Türkiye niye Yunan tarafına gaz sıksın? Gaz sıkan Yunan tarafıdır, bizim karakollarımıza gaz sıkıyorlar. Biz de buna mukabele ediyoruz.” şeklinde konuştu.

“BİN ÖZEL HAREKAT POLİSİNİ SINIRA YERLEŞTİRDİK”

Yunanistan tarafından göçmenlerin Türkiye’ye geri itilmesi konusunda da tedbir aldıklarını belirten Bakan Soylu, “Şu andan itibaren, sabah itibariyle Türk Silahlı Kuvvetlerimizle de konuştuk, gerekli tedbirleri aldık. Tam donanımlı bin Özel Harekat Polisini, geri itmeleri engellemek amacıyla Meriç'in tüm sınır sistemine getirdik. Zodyak botlarıyla beraber artık orada insanlara kötü muamele edenlere fırsat tanınmayacak ve onların uluslararası kural ihlali çerçevesinde gerçekleşen bir takım girişimlerini engelleyebilecek seviyede, kendi sınırlarımızı bu vesileyle bir geri itmeden kurtarabilecek seviyede gerekli tedbirlerimizi de aldığımızı ifade etmek istiyorum.” dedi.

“YAPILAN ALÇAKLIKTIR!”

Yunanistan’ın sert müdahalesini eleştiren Bakan Soylu, “Burada, insaniliğimizi devam ettiren anlayışımızı ortaya koyuyoruz. Yani gelen insanları silahla karşılamıyoruz, gelen insanları saçmayla karşılamıyoruz, tüfekle karşılamıyoruz, bir şekilde soyup, onlara işkence edip, onların parasını pulunu alıp Türkiye'ye itmiyoruz, atmıyoruz. Bu alçaklıktır. Bu kadar net ve açık bir şekilde söylüyorum. Şu anda 4 milyon sığınmacı var Türkiye'de ve hepsine en yüksek seviyede hizmet etmeye çalışıyoruz. Gitmek isteyen gidiyor. Geçen yıl 127 bin insan bu yıl da 10 binin üzerine insan Edirne'de kaçak göç yaparken, karşı tarafa geçerken yakalandı. Bunu bir vesileyle kamuoyuyla paylaşmak istiyorum. Burada doğal bir akım var zaten ve bu akım aynı şekilde devam etmektedir. Ama Yunanistan'ın ortaya koyduğu, devlet anlayışına uymayan, insanlık anlayışına uymayan, 1951 Cenevre Sözleşmesi'ne uymayan, AB'nin göç ve mülteci konusundaki kuralların hiçbirisine uymayan, insan hakları evrensel beyannamesine uymayan bu tutumunu Avrupa görmezden gelmektedir, Avrupa'nın insan hakları heyetleri, insan hakları sivil toplum kuruluşları görmezden gelmektedir. Türkiye'ye kabahat bulmaya çalışan Avrupa'nın işkenceyi önleme örgütü, sırtını dönmektedir ve gözlerini kapatmaktadır. Bunu kabul edebilmek, bu şekilde içimize sindirebilmek mümkün değildir.” ifadelerini kullandı.

“AVRUPALI YÖNETİCİLER MİLLETLERİNİ ALDATIYOR”

Avrupa milletlerine seslenen Bakan Soylu, “3 buçuk milyon insan şu anda İdlib'de ve Türkiye sınırlarında zor durumda. Oradaki rejimin yaptığı insanlık dışı davranışların devam etmesi demek şu demektir; oradaki kapılar açılır, en nihayetinde herkes Avrupa yolcusu olur. Bu bir tehdit ya da şantaj değildir. Bu dünyada var olan en yakıcı meseleye Avrupa'nın duyarsızlığına, tüm Avrupa milletine sesleniyorum, sizi yönetenler sizleri aldatmaktadırlar, bu kadar açık ve net. Size doğruyu söylemiyorlar, size yanlış söylüyorlar, size doğruyu yöneltmiyorlar. Dünya'nın karşı karşıya kaldığı tehdidi ve tehlikeyi görmezden gelip bunu Türkiye'nin sırtına yüklemeye çalışıyorlar. Onun için burada 164 kamu hastanelerinde yatan şu anda bu insan dışı hareketlerden etkilenen, travma geçiren, fiziki yaralanma içerisinde bulunan insan söz konusu. Bütün bunlara sağlık bakanlığımızın da talimatıdır, sağlık hizmetleri yerine getirilmektedir. Öncelikle bu konuda Türkiye'nin de içerisinde olduğu gibi, bugün burada da tüm insaniliğini kendinde bulunduran hem sivil toplum örgütlerimize hem de milletimize çok teşekkür ettiğimi ifade etmek istiyorum.” şeklinde konuştu.

“200 KİLOMETRELİK HATTAN GEÇENLERİ GÖRDÜM”

Pazarkule ve çevresinde yaptığı gözlemde Yunanistan’a geçen göçmenleri gördüğünü dile getiren Bakan Soylu, “Sınırları da sabah gördüm, geçen çok rahat bir şekilde geçiyor. Pazarkule'de bir engel var, zaten orası sınır kapısı ama almak zorundalar, bu ilticayı kabul etmek zorundalar ama kendi sınır kapılarını kendi güçlerini yığarak almak istemiyorlar. Ama 200 kilometrelik bir hat var, o 200 kilometrelik hattan sabah geçenleri de çok rahat bir şekilde helikopterden gördüm, tespit ettim. İnsanlar birbirlerine de yardımcı oluyorlar bu konuda şunu ifade etmek istiyorum. İlla Pazarkule'den girilecek diye bir şey söz konusu değil. Bizim engellediğimiz bir taraf var, bu da Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatıdır. Ege adalarına geliş konusunda oradaki insani trajedilere tekrar sebebiyet vermesin diye elimizden geleni sahil güvenlik ekiplerimizle ve tüm kolluk kuvvetlerimizle yapmaya çalışıyoruz ve yine şunu ifade etmek isterim bütün bunlarla birlikte bu konudaki tüm tedbirlerimizi de orada aldık. Fakat orada da yüzde 100'ünü engelleyebiliyoruz dersek yanlış demiş oluruz çünkü biz bu tedbirleri 28 Şubat'ta, yani bu engelleme kararını kaldırdıktan önce de gerçekleştiriyorduk ve geçen yıl 65 bin insan geçti. Bütün tedbirlerimize rağmen geçti. Buna rağmen biz insaniliğimizi ortaya koyuyoruz. 18 Mart mutabakatının gereğini Avrupa bugüne kadar yerine getirmemiştir ve 18 Mart mutabakatı kara sınırlarını kapsamamaktadır ancak Yunan adalarını kapsamaktadır. Onun için bu konuda anakarayı kapsamadığı için buradan geçen geçme imkanına sahip oluyor.” dedi.

“ONLAR İTİYORSA, BİZ KORUYACAĞIZ”

Bakan Soylu, Türk Askeri ile Yunan Askerinin karşı karşıya gelmesi durumunda uygulanacak tutumu soran gazeteciye, “Bizim tam sınırlarda bulunma ve Meriç nehri yarısına kadar uluslararası kurallara göre hakkımız var. Biz kendimi hakkımızı kullanacağız. Kendisi nasıl suya inerek vatandaşı çırılçıplak bırakıp itiyorsa biz de o vatandaşın itilme hakkının, uluslararası kurallar açısından engellemek ve o vatandaşın hakkını korumak zorundayız. Çocuklara çok ciddi derecede darp yapıyorlar. Aileleri acıtmak ve geri döndürebilmek için bunlar. Kendine medeniyet değerleri olarak nitelendiren Avrupa'ya tam da bu yakışıyor. Geçen akşam Avrupa Konseyi Başkanı geldi aynısını ona da ifade ettim. İyi ki dünya Avrupa'nın eline düşmüyor.” cevabını verdi.

Kerem Filiz

Son Güncelleme: 05.03.2020 19:39
Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.