Edirne Belediye Başkanı ve CHP Edirne Belediye Başkan Adayı Recep Gürkan, mahalli seçim öncesinde medyayı ve meydanları çok iyi değerlendiriyor.
Seçime az bir süre kala her mahallede toplantı düzenleyen, miting yapan Gürkan, bu toplantılarda halka göreve geldiğinde yapacaklarını ve görevi süresinde yapmak istediklerini neden yapamadıklarını anlatıyor.
Diğer taraftan güçlü hitabetiyle ulusal medyaya çıkarak propaganda yapma imkanı bulan Gürkan, için seçim dönemini en iyi değerlendiren bir aday diyebiliriz.
Çarşamba günü sabahı İsmail Küçükkaya ile FOX TV kanalına çıkan Belediye Başkanı Gürkan bir kez daha Edirne’nin gündeme gelmesini sağladı.
-------------------------------------------------------------------
KEŞKE HER ZAMAN KENT SORUNLARI BÖYLE GÜNDEMDE OLSA
Mahalli seçimler nedeniyle Edirne ve kentin sorunları bölgemizde ve ülke genelinde basın kuruluşlarında gündeme geldi.
Edirne’nin konumunu dahi bilmeyenler,şehrimiz hakkında yeterli bilgisi olmayanlar böylece Edirne’yi ve önemini anlamış oldular.
İsmail Küçükkaya Gürkan’ı tanıtırken “ Edirne Büyük Şehir Belediye Başkan Adayı” olarak tanıttı.
Onun dahi Edirne hakkında eksik bilgileri var demek.
Onun için seçim dönemindeki bu aktiviteler, programlar, kentin sorunlarını tartışma ortamı, dilerdim ki her zaman olsun.
O zaman Edirne ülke gündeminde daha çok yer alabilirdi.
Böylece sorunların çözümü de kolaylaşmış olurdu.
Bakıyoruz, bugüne kadar hiç sözü edilmeyen,Edirne’nin ihtiyacı olan meseleler, örneğin kreş sorunu,kent tiyatrosu yaşlılar dinlenme yerleri, bu seçim döneminde başkan adaylarının gündemine geldi.
Adaylar göreve geldiklerinde bu hizmetleri getireceklerini söylüyorlar.
Dilerim bu söylemler lafta kalmaz.
Bu sözlerimle şu ve bu parti adayını kastetmiyorum.
Ülke genelinde durum böyle.
Seçim öncesi verilen sözler çeşitli nedenlerle seçim sonrası rafa kaldırılır.
Dilerim seçilecek olan başkan sözlerine sahip çıkar.
O zaman da kendisini kutlamak gerekir.
SEÇİMDE EN ÖNEMLİ YARIM HAFTA
Seçimlerde her zaman son günler siyasilerin göreve gelmek için son kozlarını oynadıkları günlerdir.
En önemli siyasi malzemelerini o günlere saklarlar.
Rakipleri ile ilgili iddiaların doğru olup olmadığına bakmaksızın bu günlerde adayların birbirine ithamları bugün olduğu gibi ağır ve hakarete varan sözlerle devam eder.
Bu tartışmalı ortam sonunda halkın önüne seçim sandığı konulur.
Bu seçimin de halkın irademsini yansıtacak şekilde eşit koşullarda yapıldığını kimse iddia edemeyecek.
Her şey ortada.
Bir yanda tüm imkanlar seferber edilerek yapılan seçim propagandası, buna medya kuruluşları da dahil, Diğer yanda kısıtlı imkanlarla muhalefet partilerin halka kendilerini anlatma çabaları.
Bu eşit olmayan koşullarda nasıl bir halk iradesi gerçekleşir?
Tüm bu olumsuzluklara karşın temennimiz bu ki, hiç olmazsa gerginlikler daha çok artmadan seçime gidilmesi, halkı kamplara bölecek söylemlerin son bulması.
Bunun sağlanması seçim sonuçlarından çok halkımızın en büyük beklentisi.
FIKRA
HOCA HAKLIYMIŞ
Kayserilinin biri ilahiyat okumak için Mısır’a El Ezher Üniversitesine gitmiş.
Yedi yıllık okulu memleketine hasret kaldığı için altı yıl sonunda bırakmak istemiş, hocası buna çok üzülmüş.
Hocası ona demiş ki: "Oğlum bir yıl daha oku İslam’da siyaseti öğren"
Bizim kayserili ısrar etmiş,” Bana siyaset miyaset lazım değil”
Kayserili köye geldikten sonra camiye gitmiş ve hocanın vaazını dinlemeye başlamış, orada duydukları öğrendiklerinin tam tersiymiş, Hoca vaazında kafirlerden, dinsizlerden bahsediyormuş. Bu sırada Kayserili ayağa kalkmış ve hocaya:
“ Hocam anlattıklarının hepsi yanlış” demiş.
Bunun üzerine hoca:
“ Aha kafirin teki de bu” demiş bundan sonra bütün cemaat bizim Kayserilinin üzerine hücum etmiş.
Canını zor kurtaran Kayserili hemen Mısır’a geri dönüp başından geçenleri hocasına anlatıp okulda son senesini de tamamlayıp tekrar Kayseri’ye dönmüş.
Yine camiye gidip aynı hocanın vaazını dinlemeye başlamış.
Bir süre sonra ayağa kalkmış ve:
" Hocam kusura bakma geçen sene çok büyük hata yaptım.Mısır'da hocamla konuştum, siz haklıymışsınız,hatta sizden bir kıl koparan Cennete gidecekmiş” deyince bu kez bütün cemaat ayağa kalkıp hocanın üzerine yürümüş.