Son günlerde bakıyoruz tüm kurumlarımızda siyasi partilerde torba seferberliği var.
Eğer plastik torbalar kaldırılırsa çevre kirlenmesinde önemli bir sorunu çözmüş olacakmış. Milletin aklı ile alay etmeyelim.
Şöyle bir çevremize bakalım .
Bu kirlilik ortamında plastik torbaların etkisi ne kadar olur.?
Marketlerde yiyeceklerin, suyun plastik kaplarla satılması, bundan daha önemli değil mi?
Bu torba işi hükümetin torba yasasına döndü.
Ülkenin ne kadar önemli sorunu var onları doldur torbanın içine.
Diyelim plastik torba yasaklandı.
Alışveriş yapacak olanlar yanına plastik torba alıp alışveriş yaptıktan sonra onu çevreye saçması nasıl önlenecek.
Önce ülke insanlarımızın çevre temizliği anlayış değişmeli. Ne yazık ki ülkemizde çevrenin önemi ve kirliliğin insan yaşamına etkisi yeterince anlaşılmış değil.
Bir gün devlet hastanesine gidiniz. Orada özellikle iç hastalıkları ile ilgili birimlerde insanların muayene olmak için nasıl kuyrukta beklediğini görünü.
Böyle naylon torba yerine bez torbaların kullanılması bu kuyrukları nasıl azaltabilir.
Önce yiyecekten başlanmalı.
Yiyeceklerin üzerindeki gözle görünmeyecek yazıları hangimiz okuyor.
Okuyor da ne anlıyoruz. Bu konuda uyarıcı programlar ne kadar yapılıyor.
Tüm bunlar torba kampanyasından daha önemli değil mi?
İnsanlarım geçim zorluğundan, kullanma süresi dolmak üzere olan yiyeceklere yöneliyorsa, bazı kullanım süreleri dolan yiyecek ve içecekler kenar mahallelere veya köylerde satılıyorsa, sen istediğin kadar plastik torba önlemi al.
Çevremiz plastik kaplardaki yiyeceklerimiz güvenli olmadıktan sonra, plastik torba önleminin bir yararı olmaz. Sanırım bu torba kampanyası mahalli seçimlerin de en önemli propaganda malzemesi olacak. Yarın meydanlarda siyasi partiler “ benim torban diğer partilerden daha iye diye konuşmalar duyduğunda şaşırmayınız.
ÖZEL OKULLLAR İLGİ ODAĞI OLDU
Devletin en önemli göreve gelecek nesillere en güzel ve çağdaş eğitimi vermek.Bunu tüm eğitimciler ve bu ülkeyi bize emanet eden Atatürk söylüyor.
Peki bugün eğitim seviyemiz nerede ?Bir Allahın kulu eğitimin yeterli ve başarılı diğer ülkelerle yarışacak düzeyde olduğunu söyleyebilir mi?
Bölgenin en gelişmiş ve demokrasiyi özümsemiş bir ülke gençlerinin eğitim düzeyinin bazı Afrika ülkelerinden daha geri düzeyde olduğunu nasıl içimize sindirebiliyoruz.
Dünya’da ilk 500 üniversite arasında Türkiye’nin bulunmaması ne anlama geliyor,?
Eğitimin en önemli ayağının ilk öğretimden hatta ana okulundan başladığı biliniyor. Ülkemizde ailelerin çocuklarını teslim edeceği kreşler ve ana okulları yeterli mi?
Her gün mantar gibi türeyen özel okullarda 30-40 bin lira vererek kaç aile çocuğunu oralara verebilir. Ülkemizin geleceği açısından en önemli bakanlığı alan Milli Eğitim Bakanlığına eğitim kalitesini yükseltecek ana okulu ve kreşlerin açılma imkanı yok mudur.
Bu işler özel okullara mı havale ediliyor. Bu imkânı olmayanlar milli eğitimin okullarına gidecek sonunda sınavlarda başarısız olduğunda bunun ceremesini kim çekecek.
Ne acıdır ki, gelecek kuşaklar için en iyi ve kaliteli yatırım yapıp dünya ülkeleriyle her alanda yarışacak gençler yetiştirmek her halde bazıların rahatsız ediyor.
Eğitimin başka dallarına ve diğer bakanlıklara gereğinden fazla yapılan büyük yatırımlar milli eğitimimizde yetişen çocuklara yapılmış olsa kısa sürede gelişmiş ülkelerle yarışır duruma geliriz.
Milli Eğim Bakanlığı her yeni hükümet döneminde değişmiş . Her gelen bakan kendi eğitim programını uygulamış. Bunlar diğer ülkelerden ders alıp eğitimin bakanlara göre değişmeyen milli bir politika olduğunu bilmiyorlar mı? Neden Milli eğilimimiz yazboz tahtasına döndü? Bir zamanların eğitimde uygulanmak istenen 4+4+4 sistemini bugün uygulayan var mıdır?.
----------------------------------------------------------------------------------
ENFLASYON DÜŞÜYORMUŞ!
Bakıyoruz konu ile ilgili bakanlar enflasyonun düştüğünü ekonomik krizin aşıldığını söylüyorlar.
Çarşı pazara gidiyorsunuz satılan ürünlere baktığınızda.bırakınız enflasyon düştüğünü gösteren emareyi satılan ürünler gittikçe zamlanıyor.
Soğan fiyatları, baklagiller, süt ürünleri, meyve sebze fiyatları düşmeden enflasyonun düştüğünü iddia etmenin halka ne yararı olacaktır.
Emeklilere ve çalışanlara verilen zamlar neye yaradı?verilecek farklar halkın ellerine geçmeden eridi gitti. Doğal gaz ve elektrik fiyatlarında indirim yapmak kimsenin aklına gelmiyor.
Sıradan bir ailenin elektrik ve doğalgaz faturası buna suyu da ilave ettiğinizde nerelere varıyor.
İnsanlar diğer harcamalarından kısarak bu faturaları ödemek zorunda kalıyor.
Siyasiler istediği kadar pembe tablo çizip ekonominin iyi yolda olduğunu iddia etsinler.
Esas ekonomik gösterge çarşı pazardır . Ondan gerisi hikaye….
İSİM YAZILMASI GEREKMEZ Mİ?
Eski adı Öğretmen Anadolu Lisesi, yeni ismiyle,Sosyal Bilimler Lisesi yanında bulunan Atatürk’ün Annesine ait büstün yanında ismi yok.
Daha önce yazılı olan isim daha sonra büstün çevresinin yapımı sırasında kaldırılmış.
Vatandaşlar “bu tür anıtların yanında isimleri ve doğdum ölüm tarihlerinin bulunduğunu,buradaki büstün yanına “ Atatürk’ün annesi Zübeyde Hanım diye yazılması gerekmez miydi?” Türk kadınlar Birliği Edirne Şubesi tarafından yaptırılan büstte daha önceleri Zübeyde Hanımın isminin bulunduğunu belirten vatandaşlar büstün yanına veya altına Zübeyde Hanım isminin yazılması önerisinde bulundular.