Korona ile yatıyor Korona ile kalkıyoruz şu günlerde.

21 Günden bu yana devam eden Ev karantinasına uymak adına azami dikkat gösteriyorum ama son günlerde iyiden iyiye kafamda bazı bulanıklıklar oluşmaya başladı.

Sıkıntı ve ruhi depresyona benzeyen bazı olumsuzluklar beni korkutmuyor değil ama yapılacak başka bir durumda olmadığına göre bir müsekkin hapı içip günümüzü geçirmeye devam edeceğiz.

Tabii ki bu süreçte eski defterleri,eski yazıları ve fotoları karıştırmak ta vakit geçirmek adına bir kurtarıcı aslında.

İşte bu gün çok beğendiğim ve dördüncü kez köşeme koyacağım alıntı bir köşe yazısını tekrar sizlerle buluşturmak istedim

Sosyal iletişim Platformu kabul ettiğim bu alan insanların bazı eski alışkanlıklarını bırakarak her türlü bilgi edinme araştırma yapma, öğrenme hatta vakit geçirmek için kullandığı bir araç oldu.

Gerek bilgisayar gerekse de telefonlar aracılığı ile insanların zamanının büyük bölümünü alabiliyor.

Güzel ve doğru paylaşımlarla karşılaştığınız gibi yanlış ve taraflı,karalayıcı hatta ahlaki değerleri yok sayan ithamları da bulabiliyorsunuz.

Mesela benim okuyup beğendiğim ve "mutlaka köşeme taşımalıyım" dediğim o yazıyı 4.kez sizler ile buluşturuyorum.

İşte dünya iyisi bir Doktor ile yaşlı ama tok gözlü ve asil bir köylü kadın arasında geçen olay; Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi dahiliye uzmanı Sibel Boyvada’ya 1999 yılında bir hasta gelir, yaşlı bir köylü teyze.

Hastane tıklım tıklım kalabalıktır. Sibel, hastayı muayene eder; kesin teşhis için bazı tahliller gereklidir. Kadına gerekli talimatları verir, “Şu, şu tahlilleri yaptır, gel” der. Yaşlı teyze başını öne eğer ve konuşmaz. Sibel tekrar “Hadi teyzeciğim bu tahlilleri yaptır, gel, ben sana gerekli tedaviyi başlatacağım” der. Teyze başını yerden kaldırır, ağlamaya hazır gözlerle ” Doktor hanım, benim köye dönecek param yok. Nasıl yaptırayım o tahlilleri?” deyince, Doktor Sibel’in yapacak birçok işi olmasına rağmen, bırakır işini, alır teyzeyi koluna, koridor koridor dolaşırlar tahlilleri tamamlarlar.

Tekrar dahiliye bölümüne gelirler. Sibel gerekli ilaçları yazar, tedavisi için gerekli tembihleri de yapar.
Bu Egeli yaşlı köylü teyze, doktor hanımı dinlerken hep gözleri yerdedir.

Tam teyze gidecekken, Sibel’in aklına “yol parası” lafı gelir. “Teyze, al bakalım bu parayı” diyerek köye gitmesine hayli hayli yetecek bir para verir. Teyze önce almak istemez; ama sonra ” Yavrum, köye dönecek param yoktu, sağ ol, Allah senden razı olsun kızım” diye teşekkür üzerine teşekkür ederek ayrılır.

Dr. Sibel, sıra bekleyen onlarca hastayla ilgilenmeye, muayenelerine devam eder.

Aradan bir saat kadar bir süre geçer. Sibel bir bakar ki teyze kan ter içinde, kalabalığı yarmış, oflaya poflaya geliyor. Ege Üniversitesi Hastanesinden Bornova ana yolu o yaşta bir hanım ,için az buz bir yol değildir.

Sibel şaşkın, herhalde bir kağıdını veya reçetesini unuttu diye düşünür. “ne oldu teyze?” diye sorar.

Teyzenin yüzünde koca bir gülümseme vardır bu sefer.

“Kızım, ben ana yola çıktığımda bir köylüme rastladım. Meğer o, minibüsle zaten köye dönüyormuş. O beni köyüme götürecek. Sen paranı al kızım. Çok sağ ol. ”

Bu sefer Sibel Boyvada’nın gözleri dolar. Teyzeyi öper, koklar gönderir.

O akşam Allah'a dua eder, hala dürüst insanlar var olduğu için.

Sibel Boyvada, Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinde çok başarılı bir doktor. Aslında beni bu başarısı pek ilgilendirmiyor.

İnsanlara yardım etmek için yeşil gözlerinin ardında hep bir ışık var, o ilgilendiriyor. Çok insan tanıdım gözlerinde hiç o ışık yoktu. Gözünde o ışık olanları hep tanırım, azdırlar; ama hayatınızı aydınlıkla doldururlar. Belki de hepimizin kalbinde o ışık var; ama yavaş yavaş söndürüyorlar. Olanların da gözlerinden dışarı yansımıyor.

"Allah'ım, sen çocuğumun kalbine de o ışıktan yerleştir. Gözlerinden dünyaya yansımasını ise, bana bırak. Söz veriyorum, gözüne o bulanık perdenin inmemesi için çok çalışacağım."

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.