Trakya’daki  üniversite rektörlerinin  katılımı ile gerçekleşen  kariyer çalışmaları toplantısına Trakya’nın üç ilinin Üniversitesi yanında Çanakkale 18 Mart ve Bandırma 17 Eylül Üniversitesi Rektörleri  de katıydı.

Marmara bölgesindeki  beş üniversitenin  dayanışma içinde olmaları çok önemli .  rektörlerin panelde yaptıkları  konuşmalarından ortaklaşa  önemli hizmetler yaptıklarını öğrendim.

Diğer taraftan Üniversitelerin hizmette  yarış halinde oldukların da  tanık oldum . Böyle olması birbiriyle yarışmaları üniversite eğitiminde kaliteyi arttırır, bu da   doğal.  T.Üniversitesi Kongre Merkezinde yapılan , üniversite rektörlerinin çalışmalarını  kapsayan  panelde,  Namık Kemal Üniversitesi Rektörü Prof Dr Mümin Şahin’yı dinlerken  bu üniversitenin  başarılarının diğer üniversitelere oranla daha yüksek olduğuna tanık oldum. Rektör’ün konuşmasından bunu anladım . Tekirdağ’ın büyük şehir olması, Bu bölgede  sanayinin gelişmesi bu üniversiteye geniş  imkanlar yaratmış.

Tarımla, sanayi kuruluşları bölgedeki meslek kuruluşlarıyla  ortak çalışmalarında, istihdam sağlamada diğer üniversitelere oranla  daha  avantajlı  oldukları görüntüsü verdi.

Üniversitenin  mahalli yönetimlerle de  dayanışma  halinde olması bu başarıda önemli  etken olmuş.

Üniversitelerin mahalli idarelerle meslek kuruluşlarıyla  işbirliği içinde çalışmaları, o ilin ekonomisine  katkı yapmaları Üniversitenin  başarısını da olumlu yönde etkiler.

Diğer üniversite rektörlerimizden sanayi tarım kuruluşları ve mahalli  yönetimlerle diyalog içinde olduklarını ortak proje geliştirdiklerine dair çalışmalarını olduğuna tanık olmadım.

Trakya Üniversitemiz bölgenin en eski köklü  ve imkanları  en yüksek olan üniversite konumunda .

T.Ü urulduğundan bugüne kadar  mahalli yönetimlere gerekli katkıyı yaptığına tanık olmadık. Üniversite öğretim üyeleri de bu konudan yakınıyor. Edirne gibi tarihi ve turistlik  değeri olan bir ilde Trakya Üniversitesi ile Edirne Belediyesi arasında kentin  ekonomik ve kültürel düzeyinin yükselmesi konusunda çok sayıra proje ve    ortak çalışmalarının olması gerekirdi.

T.  Üniversite yönetimi  mahalli yönetimlere desteği ön planda tutmalıydı.

Ne yazık ki Trakya Üniversitesi ile Mahalli yönetim arasında ortak çalışmalar, birlikte projeler üretilmesi konusunda istenilen düzeyde değil.

 Diğer taarftan bölgemiz üniversitelerinden  Kırklareli üniversitesinin çalışmalarını dinlediğimde Trakya Üniversitesinden  daha üst seviyede olduğunu, Bu üniversitenin de halkla ve mahalli yönetimlerle bütünleştiği istihdam  sağlamada mesafe alındığı izlenimi edindim.

Trakya’da imkanları en geniş , kadrosu en zengin  eğitim kurumu olan Trakya Üniversitesinin  bölge kalkınmasına daha aktif olarak katılması gerekir. Üniversite yetkilileri bazı alanlarda gösterdikleri duyarlılığı başarıyı mahalli idarelerle ortak çalışmalarda da göstermeleri gerekir.

--------------------------------------------------------------------------------------

SU SORUNU GÜNDEME ALINMALI

Daha önceki yıllarda  yağışların bol olduğu  aylarda Edirne ne kardan ne de yağmurdan nasibini almadı. Bakıyorum  daha önceleri yakadan yakaya dolu olarak akan Tunca vie Meriç nehirleri yaz aylarını andırır şekilde su debisi en alt düzeyde.

Yaz aylarına doğru havaların böyle gitmesi durumunda Trakya’da kuraklık hüküm sürecek. Bundan da en çok Tarım kesimi zarar görecek.

Özellikle çeltik üreticileri için olmazsa olmaz olan suyu  nereden sağlayacaklar.

Ülke pirinç üretiminin yarıya yakınını sağlayan Trakya susuzlukla yüz yüze kaldığında çeltik tarlalarından verim almak mümkün değil. Bu sorun şimdiden gündeme gelmeli. Suyu tasarruflu kullanılması, sulanacak tarlalar için su imkanları yaratılmalı.

Yıllardır bölge halkını Suakacağı barajı yapılacak diye avuttular. Şimdi de Çömlek köy barajının yapımı için ödenek yok diyorlarmış.Çakmak Barajı da henüz faaliyete geçmedi.

Her ne hikmetse  bu devlet  ödenekleri bizim bölgemize geldiği zaman tükeniyor.

Ülkenin diğer bölgelerine gereksiz alanlara  yapılan tesisler için harcanan kaynakların bir bölümü  ile sağlanacak sulama imkanlarından hem üreticilerimiz kazanacak, hem de  ülkemiz tarım ürünü ithal etmekten kurtulacak.

Bugünlerde  tarım kesimi ile uğraşanların en büyük endişesini kuraklık tehlikesi oluşturuyor. Yetkililere bu konuya kafa yormalı.

Su sorununu bölgemizde gelenek haline gelen  bahar aylarında yapılan  yağmur duası ile çözemeyiz. Bölgemizdeki yeşil alanları yük ettik  Batıdan gelen yağmur bulutları bölgemizde   yağmuru  çekecek orman ve yeşil alan olmadığı için ormanlık yörelere kayıyor. Biz yağışı sadece uzaktan izliyoruz.  Üç yanı nehirle kaplı Edirne  için “ Su Akar Türk Bakar” sözü uygun düşmüyor mu?  

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.