Evinden çıktığı sırada aracına konulan bomba ile  yaşama veda eden vatansever güçlü kalem demokrasi aşağı  Uğur Mumcu   aradan  23 yıl geçmesine karşın ülkemizde   unutulmayan ve unutulmayacak iz bırakan  yazarlar arasında yerini koruyor.

Mumcu her zaman ülkemizde demokrasiye, bağımsızlığı , çağdaşlığı  Atatürk ilkelerini  korkusuzca savunan bir yazardı.

Korkmadan, çekinmeden inandığı dava için mücadele eder  yazılarında  ülkemizin bağımsızlık fikirlerini savunuyordu.

Her zaman olduğu gibi, ülkede aydınlanmaya, çağdaşlaşmaya, demokrasiye  karşı olan karanlık güçler onu en verimli çağında aramızdan ayırdı.

Mumcu’yu katleden ülke düşmanları  bugün  nefretle anılırken, Uğur Mumcu ve fikirleri  halk arasında  bugüne kadar  yaşadı ve sonsuza kadar da  yaşamaya devam edecek. Uğur Mumcu’yu ölümünün .27. yıldönümünde bir kez daha rahmetle  özlem ve saygıyla anıyor. Halkımız,  yurtsever insanlar tarafından   fikirlerinin  sonsuza kadar yaşayacağını belirtmek istiyorum.

Ruhu şad olsun.

İŞTE BU OLMUYOR

 Edirne belediyesi konutlarda  çöplerin toplanması ve kentin temiz olması için  Edirne’nin  dört bir yanına  konteynırlar  koydu.

Evlerinde atıkları olanlar  buralara çöplerini boşaltabiliyor.

En kenar mahallelerde dahi Edirne Belediyesinin temizlik  hizmetini yetkili firma  kanalıyla  eksiksiz yaptığını görüyoruz.

Hal böyle olmasına karşın,  bazı sorumsuz kişiler  yanıcı maddeleri  bu çöp araçlarına atarak deforme olmasına  neden oluyor.  Böylece bir yandan  çevreye saçılan dumanla kirlilik yaratılıyor, diğer taraftan hepimizin katkıları ile yapılan milletin ortak malı olan   Konteynırları  kullanılmaz hale getiriyoruz. Çağdaş Edirne halkına  bu yakışmıyor. Bazı kendini bilmezler ise  çöp araçlarını yıkmayı darbe vurmayı  marifet sayıyor.

Çöp atılması gereken yerlere yanan ev atıkların atılmamalı.

Bu duruma riayet etmeyenleri kamu malına zarar verenleri  ilgili yerlere duyurmak bir vatandaşlık görevidir.

Bu güzel şehirde yaşayanlar onun sorumluluğunu da  bilmek zorundadır.

DOĞRU SÖYLEYENİ DOKUZ KÖYDEN KOVARLARMIŞ

Halkımız  arasında  doğru söylemenin önemini vurgulamak,doğruluğun bir erdem olduğunu belirtmek için” Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar” sözcükleri kullanılır.

Doğrular  tarih boyunca  yönetimde söz sahibi  olan çevreleri  rahatsız etmiş, haklılığı, doğruları savunanlar   çoğu zaman  çile çeken işkence gören ve öldürülen  insanlar olmuştur.

Rahmetli Çetin Altan köşe yazısını  bu sözleri örnek alarak  “ Onuncu köy”  adı altında yazmıştır. Günümüzde de doğruları savunmak  haklılığınız için yeterli olmayabilir , doğru olan  sözleriniz bazılarını rahatsız edebilir.

Onun için  çoğu kez  doğru sözlerinizin  sonuçlarına katlanmak zorunda kalabilirsiniz.

Diğer taraftan  doğruları bildiği halde gizleyip yalanlara alet olmak da onurlu bir tavır değildir.

Geçici olarak bunun yaratacağı imkanlardan yararlanabilirsiniz.

Eninde sonunda doğruların ortaya çıkması ile arkanızda saygın bir anı bırakamazsınız.

Dünyamızda bunun çeşitli örnekleri var.

Bir zamanlar güçlü olan , çevrelerin  arkasına takılıp yanlışlara alkış tutanlar” tamam efendim olur efendim, siz en iyisini bilirsiniz” diyenler o koruma zırhları kalktığı zaman sudan çıkmış balığa dönmüşlerdir.

Onun için doğruları söylemek ve doğruluktan ayrılmamanın  sonuçları  acı da olsa  onurlu yaşamanın gelecekte  saygı ile anılmanın en emin yoludur.

Doğru söyleyenler  dokuz köyden kovulmuş olsa da onuncu köy onurlu yaşam için daha güvenli yoldur.   

-----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

SAKARYA  SAVAŞI SUBAY SAVAŞIDIR.

Kurtuluş savaşımızın en önemli muharebelerinden biri olan Sakarya Savaşı 22 gün ve gece devam etmesi nedeniyle  en uzun süren meydan savaşıdır.

Bu savaşta 3282 şehit  verildi.

Yedisi tümen komutanı  olmak üzere  bu savaşta 350 subayımız şehit oldu.

Onun için bu savaşa subay savaşı denir.

-------------------------

FIKRA

SÖYLE, KÖPRÜ KAÇ METRE OLSUN

Bir adamın önüne aniden çıkan cin, “Ben senin her istediğini yerine getireceğim dile benden ne dilersin” der.

Adam cine Avrupa ile  Amerika arasına asma köprü yapılmasını ister. Cin bunun imkansız olduğunu söyler.

Cin başka bir teklif yapmasını ister.

 Bunun üzerine adam cine:

“ Dünya’da barış ve dostluk olsun” der.

Bu teklif üzerine telaşa  düşen cin :

“ Söyle bakalım Avrupa ile Amerika arasındaki köprü  kaç metre olsun”   teklifinde bulunur.

--------------------------

YAĞI  BIRAK ARABAYI DEĞİŞTİR

Adamın biri her tarafı dökülen hurda haline gelen, çalışırken acayip sesler çıkaran otomobiliyle bir  benzin istasyonunun önünde  zorlukla durur. Yanına gelen görevlilere şöyle bir istekte bulunur.

“ Lütfen arabanın yağını değiştirir misiniz,?” der

Benzinlikte görevli kişi arabanın çevresinde şöyle bir tur atar, aracın her yanına bakar.

Sonra da gelip araç sahibinin karşısına geçer:

“ Öğüt vermek gibi olmasın.  Ben sizin yerinize olsam Yağı  bir yana bırakır arabayı  değiştirirdim” der.

-----------------------

FIKRA

BAŞKASINA SÖZ VERDİM

İhtiyar adam genç bir kadınla evlenir. Bir süre sonra yaşlı adam hastaların.Ölüm döşeğinde yatmaktadır.

Karısını yanına çağırır.

-“ karıcığım ben bir süre sonra öleceğim. Sen gençsin elbette bir kocaya varırsın. Ancak sakın  filan adama varma o benim can düşmanımdır” der

 Kadın:

“ Efendim sen merak etme ben zaten başkasına söz verdim” der

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.