SUİÇMEZ’DEN YEM SANAYİCİLERİNE TEPKİ! “KEDİ-KÖPEK MAMASI MI SATACAKLAR?”

Türkiye İstatistik Kurumu’nun ‘Süt ve Süt Ürünleri Üretimi’ verilerine göre; 2019’un Nisan ayında ticari süt işletmelerince 847 bin 19 ton inek sütü toplandı. Toplanan inek sütü miktarında, 2018‘in Nisan ayına göre yüzde 6,7 azalma görüldü. Yem fiyatlarıyla, süt fiyatları arasındaki makasının açılmasının bu durumdaki en önemli etkenlerden biri olduğunu söyleyen Edirne Merkez İlçe ve Süloğlu Süt Üreticileri Birliği Başkanı Mustafa Suiçmez, “Yem sanayicilerine de seslenmek istiyorum. Bu şartlar devam ederse hayvancılıktaki üretimin her geçen yıl azaldığını öngörelim. Kime satacaklar yemi? 10 yıl sonra kedi-köpek maması mı satacaklar? Mutlaka kar etmeleri gerekiyor ama makul sınırlar içinde olsun.” ifadelerini kullandı. 

SUİÇMEZ’DEN YEM SANAYİCİLERİNE TEPKİ! “KEDİ-KÖPEK MAMASI MI SATACAKLAR?”

Türkiye İstatistik Kurumu’nun ‘Süt ve Süt Ürünleri Üretimi’ verilerine göre; 2019’un Nisan ayında ticari süt işletmelerince 847 bin 19 ton inek sütü toplandı. Toplanan inek sütü miktarında, 2018‘in Nisan ayına göre yüzde 6,7 azalma görüldü. Yem fiyatlarıyla, süt fiyatları arasındaki makasının açılmasının bu durumdaki en önemli etkenlerden biri olduğunu söyleyen Edirne Merkez İlçe ve Süloğlu Süt Üreticileri Birliği Başkanı Mustafa Suiçmez, “Yem sanayicilerine de seslenmek istiyorum. Bu şartlar devam ederse hayvancılıktaki üretimin her geçen yıl azaldığını öngörelim. Kime satacaklar yemi? 10 yıl sonra kedi-köpek maması mı satacaklar? Mutlaka kar etmeleri gerekiyor ama makul sınırlar içinde olsun.” ifadelerini kullandı. 

Emre SEDEF
Emre SEDEF
22 Haziran 2019 Cumartesi 08:02
SUİÇMEZ’DEN YEM SANAYİCİLERİNE TEPKİ! “KEDİ-KÖPEK MAMASI MI SATACAKLAR?”

“YEM SANAYİCİLERİ KONTROL ALTINA ALINAMIYOR”

Edirne Merkez İlçe ve Süloğlu Süt Üreticileri Birliği Başkanı Mustafa Suiçmez, Dünya Gıda Örgütü’nün açıklamalarına göre Dünyada da süt ve süt ürünleri üretiminde azalma olduğunu söyleyerek, “TÜİK verileri açıklanmadan önce Dünya Gıda Örgütü’nün de bir açıklaması oldu. Dünya genelinde de özellikle süt ve süt ürünlerinde bir düşüş olduğu belirtilmiş. Türkiye’de de bu bir gerçek. Geçtiğimiz yıla oranla süt üretiminde bir düşüş var. Tabi bunun çeşitli sebepleri var. Birincisi, artan yem fiyatlarıyla ilgili süt paritrelerinin çok dengeli gitmemesi. Özellikle son zamanlarda yem sanayicileri kontrol altına alınamıyor. İstedikleri gibi zam yapıyorlar. Ancak süt fiyatlarının belirlenmesi; ya 6 ayda bir ya da yılda 1 defa Ulusal Süt Konseyi’nin açıklamasına göre oluyor. Burada tabii makasın ciddi anlamda açıldığını söyleyebiliriz. Bunun geçerliliği 1,5 olmalı. Yani bizim 1 litre süt ile 1,5 kilogram yem almamız gerekir. Ancak şu anda 1 litre süte, bir kilogram yem gibi bir durum var. Hatta bazı yem ürünlerinde bir kilogramın bile altına düşebiliyor. Yem hammaddesinde yüzde 75 civarında dışa bağımlıyız. Burada durum tekrar değerlendirilmeli.” dedi.

“HAYVANCILIK SEKTÖRÜNDE ÇALIŞACAK KİŞİLERE TEŞVİK YAPILMALI”

Suiçmez, hayvancılık sektöründe istihdam yaratılamamasının da önemli bir diğer etken olduğunu belirterek, “Gençler genellikle şehirlere gelerek çalışıyor; baba mesleği hayvancılığı yapmıyor. Tabi gençlerin haklı olduğu yönler de olabilir. Gençlerimize seslenmek istiyorum. Gerçekten zor bir iş olduğunu kabul ediyoruz. Tatili olmayan bir iş. Ancak 5-10 yıl sonra iyi gelir getirecek bir meslek ve üretim olacağının söyleyebiliriz. Bu işten vazgeçmemeliyiz. Hayvansal ürünler, temel gıda maddesidir. Bir gömleği, bir ceketi belki yıllarca giyebiliriz ama bir insanın hayatını sürdürebilmesi için yeme-içme ihtiyacından vazgeçmesi düşünülemez. Tarım ve hayvancılık sektöründe çalışacak kişilere de teşvik yapılmalı.” şeklinde konuştu.

“AİLE İŞLETMELERİ EN AZ 20 BAŞ HAYVANA ULAŞMALI”

Aile işletmelerinin büyük bir öneme sahip olduğunu dile getiren Suiçmez, “Aile işletmeleri çok az. Sayın Bakanımızın talimatıyla Bakanlık da bu konu üzerinde bir AR-GE çalışması yapıyor. Burada hedef kitlenin aile işletmeleri olması gerekiyor. Trakya’ya baktığımızda aile işletmelerinin hayvansal ortalaması 5 civarında. Çok düşük bir ortalama. Bu ortalama en az 20 baş hayvana ulaşmalı. Tabi bunun bir anda gerçekleşmesi çok kolay değil ama bunu başarmamız gerekiyor. Aile işletmelerine farklı bir destekleme ve teşvik modeli geliştirilebilir. Bakanlığın bu yönde çalışmalarının olduğunu da duyuyoruz.” ifadelerini kullandı.

“PARÇALARDAN BİR TANESİ GİTTİĞİNDE BÜTÜNLÜK KALMAZ!”

Suiçmez, üretimde artış olması için herkesin taşın altına elini koyması gerektiğini belirterek, “Aynı sürecin devam etmesi durumunda uzun vadede, üretimdeki düşüş devam edecektir. Dolayısıyla sorunlar daha da büyüyecektir. 82 milyona gıda üretilmesi gerekiyor. Üretmek zorundayız. Bütün stratejilerimizi gelecekle ilgili bu yönde yapmamız lazım. Alacağımız yer kalmıyor çünkü yurtdışında da üretim düşüyor. Bu konunun tüm detaylarıyla masaya yatırılması gerekiyor. Gıda alanı, siyaset yapılacak bir alan değil. Kötüyse kötüyü söyleriz ama sadece karalamak anlamında da konuşmamak gerekiyor. Çözüm önerileri geliştirmek lazım. Bu ülke hepimizin.  Gerektiğinde herkes elini taşın altına koymalı. Yem sanayicilerine de seslenmek istiyorum. 700 civarında Türkiye’de yem fabrikası var. Bu şartlar devam ederse hayvancılıktaki üretimin her geçen yıl azaldığını öngörelim. Kime satacaklar yemi? 10 yıl sonra kedi-köpek maması mı satacaklar? Mutlaka kar etmeleri gerekiyor ama makul sınırlar içinde olsun. Yemi sattığı kişileri de düşünmek zorunda. Çünkü biz bir bütünün parçasıyız. Parçalardan bir tanesi gittiğinde, bütünlük kalkar ortadan.” dedi.

Kerem Filiz
 

Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.